Teknoloji KOBİ’lerine 33 hafta kapsamlı pazarlama desteği
BThaber Şirketler Grubu’nun 2017 yılında yine bir ‘ilk’e imza atarak hayata geçirdiği KOBİ Destek Projesi’nden 2018 yılında yararlanacak olan üç firma belli oldu. Ayvos Bilgi Teknolojileri, Bulut Yönetim ve In2 Proje ve Danışmanlık.
Dijital İletişim Danışmanı ve eğitimci Hakan Akben, Çizgi Elektronik Kurucu Ortaklarından Niyazi Saral ve Hayal Akademisi Kurucu Ortağı Ercüment Büyükşener’den oluşan bir jüri tarafından seçilen bu üç KOBİ, 33 hafta sürecek olan kapsamlı pazarlama destekleriyle hedeflerine ulaşma imkanına sahip olacak.
Türkiye’de girişimcilik kültürünün tanıtım ve içerik desteği ile daha da gelişmesi, Türkiye’nin bilişim pazarının daha da büyümesini hedefleyen BTHABER Şirketler Grubu üye firmalarından BThaber Gazetesi, Bilişim Zirvesi Etkinlik Şirketi ve M2S Araştırma Pazarlama Şirketi, doğru stratejilerle bu girişimlerin değer kazanmasını, gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında tanınmasına destek olmayı hedefliyor.
Analiz edebildiğiniz ölçüde güçlüsünüz
Ayvos Bilgi Teknolojileri Kurucu Ortaklarından Eray Hangül, üç yıl önce kurulan şirketin çalışma alanını ‘görüntü işleme’ olarak tanımladı. Yürütülen çalışmaların temelinde ise görüntünün analizi, yani görüntüden misal alevin, hareketin algılanması, kaybolan veya yeni ortaya çıkan nesnelerin anlık olarak bulunması, otomasyon sistemlerinin de uçtan uca çözümler sunması var. Müşterilerinin ağırlıklı olarak kurumsal şirketler olduğu bilgisini veren Eray Hangül, “Örneğin; kaçak ağaç kesimini önlemeye yönelik kurumsal bir müşterimize yaptığımız çalışma ile sahada IP kameralar üzerinden hareketi algıladıktan sonra derin öğrenme kullanarak görüntüde gerçekten insan, araç veya hayvan olup olmadığını tespit ediyoruz” dedi. Belli bir alandaki kişi sayısını tespit etmek ve ortam yoğunluğunu bir harita olarak sunmak, reklam sektörüne yönelik olarak açık alanlarda bir reklam alanına kaç kişinin baktığı gibi bilgileri dijitalleştirmek Ayvos’un Ar-Ge’de öncelikleri arasında yer alıyor. Kurumsal hedeflerini ise Eray Hangül şöyle anlattı:
“İlk etapta ülkemizde belli bir olgunluğa erişmek, ürünlerimizi olabildiğince farklı sektörlerin ihtiyaçlarına yönelik var olan sistemlerle entegre ederek sahada yaygınlaşmak istiyoruz. Bizi farklı kılan özelliğimiz ister analog ister IP dijital olsun, tüm kamera sistemleri ile entegre olabilmemiz. Ayrıca kendi bulut sistemlerimizde sahadan gelen görüntüleri işleyerek müşterilerimizin sistemlerine entegre olabiliyoruz. Bu da müşterilerimize birçok başlıkta maliyet avantajı sunuyor.”
Site yönetimlerinin ERP’si
Bulut Yönetim Genel Müdürü Dursun Ali Şahin, Bulut Yönetim’in 1986 yılından bu yana faaliyet gösteren Elma Bilgisayar’ın bünyesinden çıkarak 2015 yılında kurulduğu bilgisini verdi. Makine ve teknik servis bazlı çalışmaları yazılım tarafına yönlendirerek bir faaliyet konusu olarak ‘toplu yapılara yazılım yapma’ alanına odaklandıklarını belirten Dursun Ali Şahin, “Bu toplu yapılar için Bulut Yönetim ürünümüzü çıkarttık” dedi. Dursun Ali Şahin, bu yapının özelliklerini ve doldurdukları boşluğu şu sözlerle anlattı:
“Bu yapının bazı temel özellikleri var. Örneğin şirket muhasebelerinde ERP mantığı vardır. Ama vergi mükellefi olmayan toplu yapı yönetimlerinde ERP benzeri bir yapının ihtiyacı büyüktü. Vergiden istisna oldukları, Kat Mülkiyeti Kanunu ile yönetildikleri için kendilerine has bir yapıları var. Bu nedenle Bulut Yönetim yapısını ‘site yönetimlerinin ERP’si olarak tanımlayabiliriz. Şehirlerde toplu yapı ihtiyacı paralelinde inşaatlar da hız kazanırken, biz de yurt genelinde bulut tabanlı bir çözüm ile toplu yapı başlığında ihtiyaç olan programı sunuyoruz.”
Tek platformda buluşan gelir ve giderler
In2 Proje ve Danışmanlık Kurucusu Soner Çalımlı, ERP ve bankacılık sektöründe elde ettikleri tecrübeyi buluşturmak, mobil hayatı kolaylaştıran çözümler üretmek amacıyla şirketi 2015 yılında kurdukları bilgisini verdi. TÜBİTAK Marmara Teknokent Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nde çalışmalarını yürüttüklerini söyleyen Soner Çalımlı, geliştirdikleri ‘manim’ çözümü ile ilgili şu bilgileri paylaştı:
“KOBİ’lere yönelik bu çözümle bankalardaki bakiye ve hesap hareketlerini tek bir platformda birleştiriyor, bunların ERP ve ticari sistemlere entegrasyonunu sağlıyoruz. Ürünümüz halihazırda 40’a yakın müşteride aktif olarak kullanılıyor. Bankalarla işbirliğini de müşteri üzerinden geliştiriyoruz. Müşterimiz, uygulamamız aracılığıyla bankalardaki hesap hareketlerini ve bakiyelerini anlık olarak görme imkanına kavuşuyor, birden fazla işletmesi olduğunda birden fazla işletmeye ait veriyi aynı platformda yönetici dashboard’u ile kullanabiliyor. Yani burada esas aracı müşterilerimiz oluyor, bankalardan onlar talep ediyor.”
Soner Çalımlı; 2018 yılında Türkiye pazarında yaygınlaşmak istediklerini belirtirken, müşteri sayısında da artış beklentisini dile getirdi. İlerleyen süreçte ise stratejik plan; Avrupa pazarına yönelik çözümler üretmek.
“Net ihtiyaçları karşılayan girişimler tercihimiz oldu”
Hakan Akben: “Tercih yaparken, ürün şirketi olmasına önem verdim. Çünkü ürün şirketlerinin ölçeklenebilir olduğunu düşünüyorum. Bir ürün şirketiyse, hele bir de bulut tabanlı ise o zaman ölçeklenme problemi ortadan kalkabiliyor. Yeni bir teknoloji altyapı ile daha çok servisi sunup, daha çok kişiye ve şirkete hizmet verebilecek bir servis oluşturabiliyorsunuz. Bu yılki girişimleri bu yönüyle değerlendirdim. Girişimlerden biri fintech alanında çalışıyor ve bu zaten yükselen yıldızlardan biri. Finansal alanda Türkiye’den çıkan inovasyonların değerli olduğunu düşünüyorum. Diğer konu yapay zeka ve bu da küresel bazda öne çıkan bir trend. Yapay zekanın kendi içinde farklı alt kategorileri var ve derin öğrenme, buradaki başlıklardan bir tanesi. Makine öğrenimi ve resim tanıma teknolojisi yapay zeka odaklı çalışmalarda öne çıkan bir konu. Bunun özellikle kamu için önemli olduğunu düşünüyorum. Bir diğer girişim olan site yönetimleri ise diğerlerinden biraz farklı ve B2B yerine, nihai tüketici ve bu tüketiciyi SaaS sistemi ile tanıştırmayı hedefliyor. Apartman yönetimine kimse aday olmak istemiyor. Oysa bu operasyonel bir iş ve burada iletişimin rolü çok büyük. Yani konu sadece aidat toplamak değil. İletişimi pekiştirmek de önemli. ‘Profesyonel apartman yönetimi’ gibi bir meslek başlığı böylece oluştu. Burada ise yeni bir iş kategorisi ile beraber, yeni bir çözüm olarak SaaS tabanlı bir apartman yönetimi çözümü öne çıkıyor. Türkiye’de ev sahipliği ve inşaat yoğunluğu göz önüne alındığında, bu tarz projelerin öneminin artacağını düşünüyorum. İnovasyonun sıkıntılardan ve ihtiyaçlardan çıktığına inanıyorum. Tercihimiz olan bu üç şirketin de bu perspektifte ilerlediğine inandığım için oylarımı da bu şirketlerden yana kullandım.”
“Orta vadede önemli başarılar elde edeceklerine inanıyorum”
Niyazi Saral: “2018 yılı için tercihim olan KOBİ’ler arasında seçimlerimi yaparken özellikle yenilikçi çalışmaları baz almaya çalıştım. İnsan-makine iletişimi, yapay zeka, IoT projeleri, modern ödeme sistemleri, büyük veri ve algılama sistemleri alanında çalışmalara daha yüksek puan vermeye çalıştım. Tercihimiz olan ve yüksek puan verdiğim KOBİ’ler bu alanda çalışmalar yapıyorlar. Dürüst konuşmak gerekirse, katılımcı firmaların çoğu zaten oldukça yenilikçi çalışmalar yapan kuruluşlardı. KOSGEB ve TÜBİTAK tarafından desteklenenler de vardı. Bu da onların oldukça başarılı çalışmalar içinde olduklarını gösteriyor. Katılımcıların web sitelerindeki sunumlarını da inceleyince, oldukça tatmin edici ve modern tasarımlar görüyoruz. Tüm bunlar seçim yapmamı kolaylaştırdı. KOBİ’ler arasında sadece benim yüksek puan verdiklerimi değil, tamamını zaman içinde izlemeye devam edeceğim. Türkiye’de inovatif çalışmalar çok çabuk değerlenmiyor. Örneğin; melek yatırım yapısı daha yeni yeni gelişiyor. Ancak, bu çalışmaların orta vadede çok başarılı olacağına inancım var.”