Topukta sanat yapıtı
Üç boyutlu baskı; mimari, moda tasarımı gibi alanlarda o kadar hızla “gündelik” uygulama haline geliyor ki, bu işin yeniliği neredeyse bitti- eskiliğe kaymaya başladı. Son uygulama alanı: Bakınız buradaki resimler…
Üç boyutlu baskı denilen şey, çıktısında mürekkep değil, plastik veya titanyum veya kil veya başka akışkan bir materyal bulunan, gerçekten “üç” boyutlu bir yapım. Baskı sözcüğü, bu işe şimdilik başka sözcük bulunamadığı için. Yoksa, işin “baskı”yla ilgisi yok. Bir yazılıma göre çalışan yazıcıdan materyal, milimetrik bir gelgit sistemiyle (eski sözcükle: şaryo) bir zemine milim-milim, nano-nano damlıyor.
Ve bir süre sonra ortaya bir “yapım” çıkıyor. İşte üç boyutlu baskı…
Moda tasarımcısı Kerrie Luft, burada gördüğünüz topukları, bu sistemle yarattı. Geleneksel üretim teknikleriyle yaratmak mümkün değildi. Ama üç boyutlu baskıyla Bayan Luft, daha önce yapılamayan bir tasarımı şekillendirdi. Bunu estetik bulmayanlar olabilir- önemli olan, insan vücut ağırlığını taşıyabilecek ve zemin-mekanik ilişkisine dayanıklı bu kadar narin bir topuğun üretilebilmiş olması.
Sanat, teknolojisiz olamaz. Teknoloji, sanatın sınırlarını çizer. Sanat, teknolojinin daha da gelişmesini teşvik eder. Bilim, bu süreçte aracı rolünde. O olmadan teknoloji de sanat da yaya…