Tüketici odaklı düzenlemelerin hızla hayata geçirilmesi zorunluluk
BTK Stratejik Plan 2016 – 2018 ve ayrıca Sektörel Araştırma ve Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan Nisan – Mayıs – Haziran aylarını kapsayan ‘BTK 2016 Yılı 2. Çeyrek Üç Aylık Pazar Verileri Raporu’ yayımlandı.
‘BTK Stratejik Plan 2016 – 2018’ hakkında açıklamada bulunan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Kurul Başkanı Dr. Ömer Fatih Sayan, “Kaynakların verimli kullanılarak etkin şekilde yönetimi; iyi bir planlamadan geçmekte. Bu nedenle kamu kurumlarında stratejik yönetim anlayışı ön plana çıkmaya başladı. Sadece insanların değil, tüm nesnelerin internete bağlanmaya doğru evrildiği çağımızda, güçlü bir elektronik haberleşme altyapısına sahip olmamız, internete bağlanmayı sağlayan haberleşme teknolojileri ve altyapılarından tüm vatandaşlarımızın makul ücretlerle faydalanabilmeleri, acil yardım çağrıları gibi bazı kritik kamu hizmetleri içinse ücretsiz olarak faydalanmaları her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. BTK olarak görev alanımızı oluşturan, elektronik haberleşme ve posta sektörlerinin ülkemizdeki ekonomik ve sosyal hayata etkisi dikkate alındığında rekabetçi bir yapıda olmaları ve bu sayede tüm vatandaşların makul fiyatlarla kaliteli hizmetlere erişimi Kurumumuzun temel hedeflerinden. Tüketici odaklı düzenlemelerin hızla hayata geçirilebilmesi ise, sektörün düzenleyici ve denetleyicisi olarak görev yapan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun kurumsal yapısının belirlenen hedeflere uygun olmasını ve bu yönde geliştirilmesini zorunlu hale getirmekte” dedi.
Ar-Ge faaliyetleriyle yerli ve milli üretimin geliştirilmesi hedefleniyor
“BTK olarak hazırladığımız, 2016-2018 dönemi Stratejik Planını yayımlıyoruz. Katılımcı bir yaklaşımla kamuoyu görüşüne de başvurarak hazırladığımız Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu 2016-2018 Dönemi Stratejik Planında; Kurumumuzun stratejik amaçları, / Tüketicilerin-kullanıcıların hak ve menfaatlerinin korunması için gerekli tedbirleri alarak hizmetlerden azami fayda elde etmelerinin sağlanması / Etkin ve sürdürülebilir rekabet için gerekli koşulların sağlanması, rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı uygulamaların önlenmesi-giderilmesi için gerekli tedbirlerin alınması / Yenilikçiliği özendiren, sektörde Ar-Ge faaliyetleriyle, yerli ve milli üretimin geliştirilmesini hedefleyen şeffaf bir düzenleme yapısının kurulması / Türkiye’nin bilgi toplumuna dönüşüm sürecinde; bilgi ve iletişim teknolojisi hizmetlerinin yaygınlaştırılmasının sağlanmasına ve kullanıcıların bu hizmetlere güvenli, hızlı ve makul fiyatlarla ulaşabilmesine yönelik gerekli tedbirlerin alınması / Alanında uzman, güvenilir, tarafsız, açık-şeffaf, yenilikçi ve dinamik bir kurumsal yapının oluşturulması olarak belirlenmiş ve anılan planda bu stratejik amaçlara ulaşılmasına katkı sağlayacak hedeflere yer verildi” değerlendirmesini yapan Sayan, “Stratejik Planın önümüzdeki dönemde ülkemiz bilgi teknolojileri ve iletişim sektörü ile posta sektörünün gelişimine yol göstereceğine inanıyorum” ifadesini kullandı.
Fiber altyapısında yüzde 8’lik artış oldu
Dr. Ömer Fatih Sayan, ‘BTK 2016 Yılı 2. Çeyrek Üç Aylık Pazar Verileri Raporu’ ile ilgili olarak da “2016 yılı Nisan-Mayıs-Haziran aylarındaki gelişmeler, önceki dönemlerle karşılaştırmalı olarak incelendiğinde, sektörde önemli gelişmelerin yaşanmaya devam ettiği görülmekte” açıklamasını yaparak sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektörde faaliyet gösteren işletmecilerimizin 2015 yılındaki net satış gelirleri 39,6 milyar ₺ olarak gerçekleşmişken, 2016 yılı birinci çeyreğinde 10,5 milyar ₺ olan bu rakam 2016 yılı ikinci çeyreğinde 11,14 milyar ₺ oldu. Abone sayısı itibarıyla bu dönemde 11,25 milyon sabit abonenin yanında, mobil hizmetlerde abone sayısı 73,65 milyon oldu ve penetrasyon oranı yüzde 93,5 düzeyinde gerçekleşti. Makineler arası iletişim (M2M) abone sayısı ve 0-9 yaş aralığındaki nüfusu çıkardığımızda, mobil penetrasyon oranı yüzde 106 olarak gerçekleşti; bu rakam 0-9 yaş haricindeki vatandaşlarımızın ortalama olarak en az bir mobil telefon hattına sahip olduğunu göstermekte. 2016 yılı ikinci çeyrekte, 426 dakika olan ortalama aylık mobil kullanım süresiyle Türkiye, önceki dönemde olduğu gibi incelenebilen Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada yer aldı. Bu dönemde 2,9 milyon abone numarasını taşıdı, toplamda bugüne kadar 96 milyonun üzerinde numara taşıma işlemi gerçekleşti. Genişbant verilerine bakıldığında, 9,9 milyonu sabit abone, 45,3 milyonu mobil abone olmak üzere toplam 55,3 milyon genişbant internet abone sayısına ulaşıldı, internet abone sayısı birinci çeyreğe kıyasla 2016 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 24,6 arttı. En yüksek artışın yüzde 30,8’lik bir oranla mobil cepten internette, müteakiben yüzde 20,7’lik bir oranla da Eve Kadar Fiberde (FTTH) gerçekleştiğini görüyoruz. 1 Nisan 2016 tarihinde ülkemizde kullanılmaya başlanan 4.5G hizmeti artık hayatımızda daha fazla yer ediniyor. 4.5G’nin getirdiği yüksek hızlı interneti kullanan sayısı hızla artıyor. Haziran ayı sonu itibarıyla 30 milyon vatandaşımız 4.5G aboneliğine geçiş yaptı, ancak bazı vatandaşlarımızın cihazı veya SIM kartının 4.5G hizmetine uyumlu olmaması nedeniyle aktif olarak bu hizmeti kullanabilenlerin sayısı Haziran 2016 itibarıyla 13,3 milyon olarak gerçekleşti. Mobil genişbant internet abonelerinin aylık ortalama kullanımı 1,9 GB seviyesinde gerçekleşirken, cihazı ve SIM kartı 4.5G hizmetine uygun olan 4.5G abonelerinin veri kullanımı ise 3,4 GB olarak gerçekleşti. Fiber altyapısı açısından ise, bir önceki yılın aynı döneminde 256.829 km olan fiber uzunluğu, 2016 yılı ikinci çeyreğinde 277.758 km’ye ulaşarak yüzde 8’in üzerinde bir artış gerçekleşti. Son olarak, çeşitli vesilelerle, ülkemizin geleceği açısından elektronik haberleşme altyapısında yerli ve milli kaynakların kullanılmasına yönelik önemli düzenlemeler yaptığımızdan ve bu düzenlemelerin ruhuna uygun bir şekilde hedeflerin gerçekleştirilebilmesi için işletmecilerimiz, üreticilerimiz ve ilgili kamu kurumlarımızla yürütülen çalışmalar neticesinde önemli mesafeler kat edildi. Bir örnek olarak, ULAK Projesi kapsamında üretilen 4.5G baz istasyonu için Nisan 2016’da yerli malı belgesinin alındığını hatırlatmak ve bu ürünün işletmecilerimizin şebekelerinde belirli oranlarda yerli malı belgeli ürün kullanma yükümlülüğünün karşılanmasında önemli bir araç olacağını düşündüğümü belirtmek istiyorum.”