Türk mühendislerden farklı bir proje: Afet Sonrası Kaosa Son
Yerli ve Milli olarak Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve birçok özel yazılımları barındıran çözümlerle birlikte IoT teknolojisinden de faydalanarak ortaya çıkan “Afet Sonrası Kaosa Son” ürünü, ülkemizde yaşanan afetler sonrası kaosun tüm aşamalarını kapsayan ve kayıpları azaltmak düşüncesinden yola çıkılarak geliştirildi. Vitalis Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Suphi İsa Perilioğlu, “Ülkemizin özellikle İstanbul gibi büyük bir metropol şehrimizde beklediği büyük depremin insanlar üzerinde yarattığı travmalar ve korku iklimi artık insanların yaşam kalitesini de etkiler hale gelmiştir. Bizlerde bu konunun birebir paydaşları olduğumuz için bu konuda bizler ne yapabiliriz diye yola çıktık ve konuyu tüm yaşananlarıyla ele alarak çözümler geliştirmeye çalıştık” dedi. “Afet sonrası yaşananları düşündüğümüzde en büyük kaos yaratan ana başlıklar nelerdir?” sorusuna İsa Perilioğlu şu yanıtı verdi:
İletişim sorunları: Deprem veya afet sonrası GSM şebekelerinin devre dışı kalması sebebiyle kimse sevdiklerine erişemiyor veya enkaz altında ki afetzedeler birilerine ulaşmakta sorunlar yaşıyor. Bunu en son Hatay merkezli depremde acı şekilde yaşayarak gördük.
Koordinasyon sorunları: Afet sonrası olaya müdahil olmasını beklediğimiz devlet kurumlarının veya müdahale ekiplerinin birbirleriyle koordine olamadıklarından konuya müdahale de geç kalındığını maalesef görüyoruz. Burada sistemin merkezi veya bölgesel çözüm planlarının veya hazırlıklarının eksik olması, yönetim ve karar verici kurum önceliklerinde yaşanan sorunlar sebebiyle afet sonrası insanımızın kayıp sayısının arttığı görülmekte. İlk müdahale süresinin ne kadar kısa olduğunu da düşündüğümüzde burada koordinasyon ve hazırlıkların en iyi şekilde planlanmış olması gerektiğini düşünüyoruz.
Barınma sorunları: Yine afet sonrası maalesef ki insanımızı afet bölgesinden alarak en iyi şekilde her hava koşulunda barındırma konusunda sürekli sorunlar yaşıyoruz ve bu sebeple de acılarımız katlanarak büyüyor. Burada toplanma ve barınma alanlarının belli olması, bunların insanımıza yakışır konforda olması, aynı alanlarda afetten etkilenen insanlarımıza ilk müdahalelerin yapılabilecek şekilde kurulmuş olmasının çok önemli olduğu görülmektedir.
Durum tespit ve bilgilendirme eksiklikleri: Her şey yaşandıktan ve durum ortaya çıktıktan sonra afetten etkilenen insanlarımızın tespiti, kurtulanların tespiti ve bunların kayıt altına alınması, afet bölgelerinin taranarak enkaz altında canlı olup olmadığının tespiti gibi konular işin en son safhasında saniyelerle yarışılarak yapılacak kurtarma ve müdahale operasyonları için çok önem arz etmektedir. Bunun içinde sağlıklı bir tespit ve bilgilendirme ağının kurulması ve koordine edilmesi gerekmekte hızlı bilgi akışı sağlanmak zorundadır.
Dış ülkelere bağlılığı azaltmak hedefleniyor
Vitalis Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Suphi İsa Perilioğlu, şu bilgileri paylaştı:
“Vitalis Teknoloji olarak bu sorumluluk bilinci ile ortaya çıkarttığımız ve Türkiye’de bir ilk olan VTL-SOFT ASİS projemizde yukarıda bahsettiğimiz tüm sorunlara gelişmiş teknoloji ürünlerini ve bunların beraber çalışacağı Milli yazılımları üreterek ortaya koyduk. Burada barınma alanının kalitesi dahi göz ardı edilmeyerek projeye dâhil edilmiş ve öneriler getirilmiştir.
Sahada kurulması planlanan tüm sensör ve IoT tabanlı cihazların verileri alınarak yapay zekâ destekli yazılımlarımızdan geçirildikten sonra Afet Yönetim Destek Birimlerine aktarılıp buradan hiyerarşik yapıya uygun şekilde ilk müdahale veya koordinasyon ekiplerine aktarılıp sistemin işletilmesi sağlanacaktır.
Hızlı ve kolay bir şekilde kurulan barınma alanlarına alınan afetzedelerin biyometrik kayıtları ve durum bilgileri sisteme giriş sağlanarak afetin boyutu ortaya çıkartılacak ve bu bilgiler yedekli şekilde düşünülmüş gelişmiş iletişim ağları vasıtasıyla ilgili kurumlara anlık olarak bildirilecektir. Bu sayede kim hangi barınma alanında bilgisi yakınları tarafından da sorgulanabilecek istenirse barınma alanında sağlanabilecek görüşme alanlarında bilgilendirme yapılabilecektir.
Tüm kurumlarımızın elde ettiği ve sahadaki tüm kurulu altyapı sistemlerinin verileri IoT verisi olarak erişilecek ve bunlar ana yazılıma girdi olarak sağlanacaktır. Buradan ortaya çıkan tablodan da sorumlu kurumlarımız afet yönetim planlarını hızlıca yapabilecek ve müdahale ekiplerini koordine ederek doğru yere doğru zamanda erişme prensibini işletebileceklerdir.
Kurumlarımızın kalitesini ve yönetim kabiliyetini de ortaya çıkartacağını düşündüğümüz projemizi sürekli yeni teknolojik gelişmelerle destekleyerek ilerletmeye çalışıyoruz.
Öncelik hedefimiz; Türkiye deprem bölgesi olduğu için tüm şehirlerimizde bu ürünümüzü yaygınlaştırmak ve afet durumlarında ve afet sonrasında dış ülkelere bağlılığımızı azaltmak en büyük hedefimiz. Bu yüksek teknoloji hizmetimizle önceliğimiz ülkemiz olmak üzere uluslararası pazarda 100 milyon dolarlık ihracat yapmayı hedefliyoruz.”