“TurKey Enabling Technologies 2012” Uluslararası Proje Pazarı İstanbul’da yapıldı
“TurKey Enabling Technologies 2012” Uluslararası Proje Pazarı İstanbul’da yapıldı.TÜBİTAK tarafından, biyoteknoloji, nanoteknoloji, üretim teknolojileri ve uzay teknolojileri alanlarına yönelik olarak, 25 Mayıs 2012 tarihinde İstanbul Ceylan Intercontinental Otel’de “TurKey Enabling Technologies 2012” isimli uluslararası bir proje pazarı düzenlendi. Etkinlik, Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik öncesinde aday ülkeleri Avrupa yapısal fonlarına hazırlamak ve uyum sürecini kolaylaştırmak amacıyla oluşturulan Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) bünyesinde TÜBİTAK tarafından yürütülen Turkeyin FP7 projesi kapsamında gerçekleştirildi. Türkiye- AB müzakerelerinin Bilim ve Teknoloji Faslı’ndaki ilk ve tek IPA projesi olan proje, Türkiye araştırma alanı paydaşlarının Avrupa Birliği 7. Çerçeve Programı’nda proje geliştirme kapasitesinin güçlendirilmesini hedefliyor.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof.Dr. Davut Kavranoğlu, bilim ve teknolojideki ilerlemenin ekonomik kalkınma kadar artık bireylerin refah ve mutluluğunu sağlamada da önemli olduğunu vurgulayarak, bilim, teknoloji ve yenilik konularının hükümetlerin gündeminde öncelikli olarak yer aldığını belirtti. Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmasında, ileri teknoloji ve yüksek katma değere dayalı bir ekonominin şart olduğunu belirten Prof. Kavranoğlu, bunun yolunun ekonominin, üniversitelerin, ilgili kamu kurumlarının dönüştürülmesinden ve kültürel bir değişimden geçtiğini söyledi. Ekonomik, endüstriyel ve sosyal dönüşümün uzun bir süreç gerektirdiğini belirten Bakan Yardımcısı, hükümetin bu kapsamındaki görevinin bu dönüşümü sağlayacak ekosistemi yaratmak olduğunu söyledi. Ayrıca, ülkemizin hem Türk hem de yabancı araştırmacılar, özel sektör kuruluşları ve araştırma enstitüleri için bir cazibe merkezi olabilmesi için hükümet olarak mali destek sağladıklarını ve lojistik, altyapı, mevzuata dair kolaylaştırıcı düzenlemeler geliştirdiklerini belirtti. Yeni teşvik paketinden örnekler paylaşan Prof.Dr. Kavranoğlu, Kocaeli’nde kurulacak Bilişim Vadisi ve önümüzdeki günlerde ilk atamaları yapılacak Bilim Ataşelikleri hakkında da bilgi verdi.
Açılış konuşmacılarından TÜBİTAK Uluslararası İşbirliklerinden Sorumlu Başkan Danışmanı Prof.Dr. Yunus Çengel ise konuşmasına Uluslararası Proje Pazarına katılan araştırmacılara teşekkür ederek başladı. Yarısı yabancı 450’ye yakın araştırmacının büyük ilgi gösterdiği etkinlikte 800’ün üzerinde ikili görüşmenin yapılacağını belirten Çengel, etkinliğin Türk araştırmacıların Avrupalı ortaklarıyla kuracağı işbirlikleri için önemine işaret etti. Bilimsel ve teknolojik işbirliklerinin toplumların ortak sorunlarına çözüm bulmayı hedeflediğini belirten Prof. Çengel, Avrupa Birliği Çerçeve Programlarının bu amaca hizmet eden en önemli ve etkili topluluk programlarından biri olduğunu vurguladı. Etkinliğin kilit teknolojiler olarak nitelendirilen nanoteknoloji, biyoteknoloji, üretim teknolojileri ve uzay teknolojilerine odaklandığını belirten Çengel, amaçlarının Türk araştırmacıların bu alanlarda en yüksek sayıda ortaklık kurmalarını sağlamak olduğunu söyledi. Ülkemizin bilim, teknoloji ve yenilik stratejileri kapsamında Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu tarafından alınan kararlara değinen Prof.Dr. Çengel, bu alanlardaki ulusal ilerlemenin uluslararası işbirlikleriyle desteklenmesi ve güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Türkiye çerçeve programlarına çok önemli katkılar sunacak”
Açılış konuşmacılarının ardından Avrupa Komisyonu Araştırma ve Yenilik Direktörü Robert-Jan Smits sunumunda Türkiye’nin ekonomik ve araştırma-geliştirme alanlarındaki hızlı dönüşümünü büyük bir memnuniyetle izlediklerini vurguladı. AB üye ülkeleri arasında Ar-Ge ve yeniliğe yatırım yapan ülkelerin ekonomik krizden daha az etkilendiklerini ve ekonomilerinin daha hızlı düzeldiğini vurgulayan Smits, bilim ve teknolojinin ekonomi ve kalkınmaya doğrudan etkisine işaret etti. 2014-2020 yıllarını kapsayacak Horizon 2020 programının şekillendirilmesinde Türkiye’den aktif katılım beklediklerini belirten Smits, program kapsamında önerilerini sunan TÜBİTAK’ın önceliklerinin komisyonun öncelikleriyle büyük ölçüde örtüştüğünün altını çizdi. Türkiye’nin GSYİH’dan Ar-Ge’ye ayırdığı orandaki artışa dikkat çeken Smits, nitelikli üniversite ve özel sektör kuruluşlarıyla Türkiye’nin Çerçeve Programlarına çok önemli katkılar sunacağını belirtti. Smits ayrıca, Türkiye’nin bilim, teknoloji ve yenilik konularındaki ulusal atılımının uluslararası işbirliklerine katılımına da yansıdığını vurguladı.
Türkiye ve Avrupa’dan 400’ün üzerinde uzman araştırmacı, akademisyen ve sanayi temsilcilerin katıldığı etkinlikte, katılımcılar proje önerilerini sunarak, birebir görüşmelerde karşılıklı işbirliği olanaklarını değerlendirme ve proje önerilerini tartışma fırsatı buldular. Avrupa’daki başarılı proje sahipleri ile Avrupa Komisyonu’ndan teknoloji alanları birim başkanlarının başarılı proje yazımına dair önemli bilgileri paylaşıldığı etkinlik, Avrupalı ortaklarıyla işbirliği kurmak ve 7. ÇP fırsatlarından yararlanmak isteyen ve ilgili teknoloji alanlarında çalışan Türk araştırmacılar ve sanayiciler için önemli fırsatlar sundu.