Türkiye işini mobile taşıyor, sınırlar kalkıyor
İş dünyasındaki gelişiminiz artık ofisinizi bulut ortamına ne kadar taşıyabildiğinizle ölçülüyor. Kurumlar çalışanlarının işlerini masalarına hapsetmelerine olanak vermeyecek yeni teknolojilere yatırım yapıyor. Böylece özel hayatın mesai saatlerine yaptığı kaçınılmaz müdahaleye BlackBerry’ler ile karşılık veriyor. Dolayısıyla mesai bittikten yarım saat sonra patrondan gelen e-postanın gözden kaçma şansı kalmıyor.
Mobil mecranın insanlık tarihinin en büyük platformu haline geldiğini dile getiren Qualcomm Türkiye Genel Müdürü Barış Ruacan, artık insanların ofislerin belirli köşelerinde uzun saatler geçirmek zorunda kalmadığını ve gittikleri her yerden, her an bilgi ve içerik takibi yapabildiklerini belirtti. Bunun da bilgi akışının zaman ve mekândan tamamen bağımsız olarak sağlanması anlamına geldiğini vurgulayan Ruacan, “Taşınabilir cihazların da bu şartların oluşturduğu yeni talepleri karşılayacak niteliklerde olması gerekiyor. Akıllı cihazların kişisel bilgisayarlarımız kadar ve hatta onlardan daha güçlü olması bekleniyor” dedi.
“Çalışma hayatını mobilize etmiş kitle büyük”
Ruacan, son dönemde yaşanan küresel ekonomik krizin şirketlerin mobilite yatırımlarını biraz yavaşlatmasına karşın, akıllı telefon ve tablet bilgisayar benzeri donanım ve mobil genişbant gibi altyapı teknolojilerinin kurumsal ortamda kullanılmasında hızlı bir ilerleme olduğunu kaydetti. “Ülkemizde de özellikle büyük kurumlarda çalışma hayatını ve alışkanlıklarını mobilize etmiş ciddi bir çalışan kitlesi oluştu ve hızla büyüyor. Önümüzdeki 3-4 yıl bazı tahminlere göre toplam mobil veri kullanımının yüzde 30-40 gibi bir oranı kurumsal kaynaklı olacak. Türkiye’de de yakın bir hızı yakalayacağımızı düşünüyorum” diyen Ruacan, cihazlardaki teknolojik gelişmenin de bu hızı destekleyen önemli bir unsur olduğuna değindi. Ruacan, 2 çekirdekli işlemcilerden genişbant internet desteğine, LCD televizyon kalitesindeki yüksek çözünürlüklü ekranlardan 3 boyutlu video çekimi yapabilen dahili kameralara kadar, önceleri sadece gelişmiş masaüstü bilgisayarlarlarda görmeye alıştığımız özelliklerin artık bu cihazlarda bulunduğunu sözlerine ekledi.
5 yıl önce hayal ettiğimiz iş yaşamı bugün gerçek
Mobil iş konusunda bir senaryo çizen Bircom CEO’su Burçin Bircanoğlu, ofislerdeki mobil değişime örneklerle yer verdi. Mobil teknolojilerin sadece iş yaşantımızı değil tüm hayatımızı değiştirmeye başladığını söyleyen Bircanoğlu, bu altyapının ve kullandığımız cihazların gelişmesiyle değişimin hızlanarak devam ettiğini söyledi: “İş yaşantımızda veri alışverişimizi artık mekân sınırlaması olmadan yapıyoruz, toplantılarımızı, iş fırsatlarımızı mobil cihazlarımızdan kontrol ediyoruz. Telefon ajandanızda toplantımızı mobil uygulamayla hatırlıyor yine toplantımızın olacağı adresin üstüne geldiğinizde telefonun GPS’inden faydalanarak yol tarifi alıyor ve adrese ulaşıyoruz. Toplantıya giderken geçeceğimiz yol güzergâhını yine mobil uygulamalara bakarak tayin ediyoruz. Toplantı sonrasında notlarımızı şirkete 3G vasıtasıyla ulaştırıyor ve ilgili birimlerin siz toplantı lokasyonunu terk etmeden harekete geçmesini sağlıyoruz. Beş yıl önce hayal ettiğimiz servislerin bugün hayata geçtiğini görüyoruz. Bugün hayal ettiğimiz birçok servisi de önümüzdeki yıllarda kullanacağız.”
“Türkiye mobilde üretici ülke konumunda”
Bugün dünyada kullanılan tüm mobil teknolojilerin ülkemiz sınırları dahilinde mevcut olduğunu ve iş dünyası tarafından da yoğun olarak kullanıldığını belirten Bircanoğlu, Türkiye’nin mobil teknolojileri çok kısa sürede benimsediğini ve hatta ‘üretici ülke’ konumuna geldiğini belirtti. İş yönetimiyle ilgili tüm teknolojik uygulamaların mobil uygulamalarına da artık ulaşmamızin mümkün olduğunu işaret eden Bircanoğlu, küresel pazara hitap eden tüm CRM, muhasebe yazılımlarının mobil istemcilerde mevcut olduğunu söyledi ve ekledi: “Şirketlerin günlük iş akışını sağladığı ve üzerinde koştuğu platformlar yavaş yavaş mobil ortama uyum sağlıyor. Daha önce bu bütünleştirme özel geliştirilmiş mobil cihazlarla yapılırken bugün kullanmış olduğumuz telefonlar bu mobil cihazların yerini almaya başladı. Şirket içi ve dışı iletişimden, raporlamalara, veri girişinden, operasyonel yönetim uygulamalarına, muhasebeden insan kaynaklarına ve performans ölçüm araçlarına kadar şirketlerin kullandığı araç ve organlar mobil sistemlere uyum sağlama yarışında.”
Son zamanlarda yeni bir araç kategorisinin kurumsal bilgi teknolojilerine giriş yapmakta olduğunu hatırlatan Dell Gelişen Avrupa Ürün Pazarlama Müdürü Burak Ereren, tablet bilgisayarların her açıdan kurumsallaştığını işaret etti. Netbook’larda örnekleri görüldüğü gibi kurumsal tabletlerin de tüketici marketindeki benzerlerinden bir takım farklarının olacağını belirten Ereren, “En başta, kurumsal ağlarla ve uygulamalarla kolay bütünleşmeleri gerekir ki bu ancak kurumsal bir işletim sistemiyle sağlanabilir. Birlikte gelen aksesuarları bu tabletleri sadece tüketim değil kurumsal veri üretimi için de uygun hale getirmelidir; ‘docking’ adı verilen standlar, klavye, ekran bağlantıları gibi. Ayrıca hem BT için gerekli olan güvenlik ve yönetilebilirlik özelliklerine, hem de bütün bunları sağlayabilecek performansa sahip olmalılar” dedi ve diğer ürünlerin daha çok tüketici kullanımı alanına hizmet ettiğini fakat kurumsal tablet ihtiyaçlarına tam olarak cevap verememediğini vurguladı.