TÜRTEP, uzaktan eğitimde bir başarı hikâyesi
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ahmet Yesevi Üniversitesi, Türki Türkçesi İle Uzaktan Eğitim Programları (TÜRTEP) Başkanı Prof. Dr. Halil İbrahim Bülbül, Türkiye’de de uzaktan eğitimin gelişmesinde iyi bir örnek olan ‘Yesevi Modeli’ hakkında bilgi paylaşımında bulundu.
Ahmet Yesevi Üniversitesi’nin Türk-Kazak ortak devlet üniversitesi olduğunu belirterek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Halil İbrahim Bülbül, “İki ülke hükümetleri arasında, ‘Türkistan Şehrinde Uluslararası Hoca Ahmet Yesevi Türk-Kazak Üniversitesi Kurulmasına Dair Anlaşma’, 31 Ekim 1992’de, ‘Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi’nde Ankara’da imzalandı. Anlaşma; Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Nisan 1993 tarih 3904 sayılı Kanun ile onaylandı ve Resmi Gazete’nin 4 Mayıs 1993 tarih ve 21571 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girdi” açıklamasını yaptı. Bülbül, Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyeti’nin, 2001 yılında Uzaktan Eğitim Fakültesi’nin Türk dünyasına yönelik bilgisayar iletişim ağının; internet ortamında etkileşimli / interaktif olarak uzaktan eğitim faaliyetlerini başlatmaya karar verdiğini aktararak şunları kaydetti: “Yeniden teşkilatlandırılan Türkistan Uzaktan Eğitim Fakültesi, 2002-2003 eğitim-öğretim yılından itibaren ‘internet ortamında uzaktan eğitim programları’nı başlattı. Yüksek öğretimin önündeki zaman ve mekân engelleri bu şekilde ortadan kalktı. İşine veya özel hayatına ait sebeplerle üniversiteye devam edemeyen yahut Türkiye Türkçesi ile öğrenim görme arzusuna ragmen dünyanın farklı bölgelerinde yaşıyor olmaları sebebiyle buna imkan bulamayan insanlara yeni bir fırsat yaratıldı ve yüksek öğretimin önündeki zaman ve mekân engellerini ortadan kaldırıldı” değerlendirmesinde bulundu.
En az yüz yüze eğitim kalitesi kadar eğitim hizmeti vermeyi amaç edindik
Bülbül, Ahmet Yesevi Üniversitesi, Türkiye Türkçesi İle Uzaktan Eğitim Programları’nın (TÜRTEP) kurulduğu günden bu yana uzaktan eğitim alanında bir başarı hikâyesi oluşturduğunun altını çizerek “Türkiye’de uzaktan eğitimin gelişmesinde örnek bir model oldu. Başlangıçtan bu güne farklı alanlarda hizmet sunmaya devam eden TÜRTEP, 2020 itibarıyla; 1 önlisans, 4 lisans ve 19 lisansüstü uzaktan eğitim programlarıyla gelişmeye devam etmekte. Bugün Ahmet Yesevi Üniversitesi Uzaktan Eğitim alanındaki tecrübelerini kaliteli bir şekilde sürdürmenin yanında hem daha çok kitlelere ulaşma hem de güncel yeni programlar açmak suretiyle kapasitesini artırıyor. Öğrencilerimiz genelde kamu, özel sektörde çalışan ve iş ortamından dolayı yüz yüze eğitim imkânı bulamayan öğrencilerdir. Bu öğrencilerimize en az yüz yüze eğitim kalitesi kadar eğitim hizmeti vermeyi amaç edindik. Ahmet Yesevi Üniversitesi, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) bünyesinde olduğundan tüm programlarımızın denkliği mevcut” şeklinde konuştu.
‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’ ile öğrenci ve hocalar sürekli iletişimde
Uzaktan eğitim programlarının pandemi döneminde daha da önemli ve gerekli bir konuma geldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Halil İbrahim Bülbül, ilköğretimden yükseköğretime tüm eğitimlerin uzaktan eğitim yoluyla sunulduğunu söyleyerek şunları kaydetti: “Uzaktan eğitimde bir marka olan Ahmet Yesevi Üniversitesi, uzaktan eğitim sistemini başarılı bir şekilde devam ettiriyor. İsmini büyük veli öncü Hoca Ahmet Yesevi’den alan ‘Yesevi Modeli’mizde öğrencilerimiz danışman hocalarımızla sürekli iletişim halinde. ‘Yesevi Modeli’nde, kendi yerli üretimimiz olan ‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’; öğrencilerimiz ve danışman hocalarımız gerek canlı derslerde gerekse ders dışındaki faaliyetlerde sürekli iletişim kurabilsin diye tasarlandı. ‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’ yoluyla; canlı derslerde danışman hocalarımız dersi uzaktan eğitim kapsamında daha verimli yürütüyor, aynı zamanda öğrencilerimiz canlı derslere farklı mazeretlerinden dolayı katılamadıklarında, arşivden kayıtlarını izlemek suretiyle derse devam sağlıyorlar. Bunun yanında her canlı dersten sonra teknik destek elemanlarımızın dersleri izleyerek ders süreciyle, ders performansıyla ilgili düzenledikleri raporlar, ertesi gün danışman hocalarımıza ve yönetime gönderilmekte. Bu raporlara göre hem danışman hocalarımız hem de yönetim, oluşabilecek hata ve yetersizlikleri sürekli kontrol etmekte, böylece verilen eğitimin kalitesi de sürekli artırılmakta. Canlı derslerin dışında öğrencilerimiz gerek ‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’ üzerinden gerekse gün içerisinde eğitim destek uzmanlarımızla sürekli görüşerek taleplerini iletebilmekte. ‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’ üzerinden danışman hocalarımıza göndermiş oldukları e-postalara bir süre cevap verilmediği takdirde sistem tarafından danışmanlarımız otomatik olarak uyarılmakta.”
Her yıl yeni teknolojiler eklenip süreçle ilgili iyileştirmeler yapılıyor
Prof. Bülbül, Ahmet Yesevi Uzaktan Eğitim sürecinde, öğrenci görüş ve önerilerinin sürekli dikkate alındığının altını çizerek “Gerek eğiticiler gerekse öğretim sistemiyle ilgili görüşleri değerlendiriliyor. Üniversitemiz, 20 yılı aşkındır uzaktan eğitim hizmeti veriyor. Bu süre içerisinde her yıl yeni teknolojiler eklenip süreçle ilgili sürekli iyileştirmeler yapılmakta. Sistemimizde vize sınavları çevrim içi olarak uzaktan yapılıyor. Final sınavları ise normal dönemde Ankara, İstanbul, İzmir ve Türkistan, Kazakistan’daki sınav merkezlerimizde gerçekleştiriliyor. Pandemi döneminde YÖK’ün vermiş olduğu karar doğrultusunda final sınavlarımız da çevrim içi olarak sınav sistemimiz üzerinden yapılmakta. Ahmet Yesevi Üniversitesi ister yüz yüze ister çevrim içi olarak şu anda yaklaşık 7-8 bin öğrenciye sınav yapabilecek kapasite ve tecrübeye sahip. Bu sayıları artırmak; bu birikim ve tecrübeyle her zaman mümkün. Gelecek planlarımız arasında açacağımız yeni bölümlerle daha çok öğrenciye ulaşabilmeyi hedeflemekteyiz” açıklamasını yaptı.
Uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini alacağı kuşkusuz
“Önümüzdeki süreçte öncelikle mevcut kullanmış olduğumuz tamamen yerli ve kendi verilerimizi kendi sistemlerimizde tuttuğumuz ‘Yesevi Öğrenme Yönetim Sistemi’mizi daha da geliştirmeyi ayrıca canlı derslerde kullandığımız teknolojileri de yerli olarak şu an Ar-Ge çalışmaları süren kendi ‘Yesevi Connect’ sistemimizle yürütebilmeyi hedeflemekteyiz” bilgisini veren Bülbül, “Ahmet Yesevi Üniversitesi’nin uzaktan eğitimdeki deneyim ve tecrübeleri sürekli olarak Türkiye’de öncelikle devlet üniversitelerimiz başta olmak üzere vakıf üniversiteleriyle de paylaşılmakta. Bu vesileyle ülkemizin uzaktan eğitim potansiyelinin ve kalitesinin artırılmasına katkı sağlanmakta” dedi. Prof. Bülbül, tüm dünyada ve Türkiye’de uzaktan eğitime duyulan ihtiyaç ve önemin gün geçtikçe arttığının altını çizerek “Özellikle içinde bulunduğumuz pandemi dönemi içinde uzaktan eğitimin öneminin kat be kat arttığına şahit olmaktayız. Her seviyede eğitimin uzaktan verilmesi mecburiyetinde kalındı. Bu mecburiyet dönemlerinde elbette kaliteden söz etmek oldukça zordur ancak şunu da gözardı etmemek gerekir; özellikle Türkiye’de bu sürecin yaşanması her şartta kaliteli bir uzaktan eğitimin oluşturulmasına katkı sağlayacaktır. Bilişim teknolojilerinin ve yapay zekânın hızla geliştiği ve hızlı bir şekilde dijtal dönüşümün yaşandığı çağımızda yüz yüze eğitimde yapılamayan his ve dokunma gibi uzaktan eğitimde olmayan birçok yöntem ve aktivitenin bu teknolojilerin işe koşularak yapılabileceğini düşünürsek önümüzdeki kısa bir süreç içinde uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini alacağı kuşkusuz. Önümüzdeki süreçte akreditasyon, uzaktan eğitim veren üniversitelerin kalitesini belirlemede önemli bir ölçüt olarak belirleyici olacak” şeklinde konuştu.
Uzaktan eğitim; kullanılabilen teknolojinin gücü kadar sınırsızdır
Prof. Dr. Halil İbrahim Bülbül, “Uzaktan eğitimde eğitimin sunulmasında bazı dikkat edilmesi gereken hususlara da değinmek gerekirse bunların başında iyi bir ‘Öğrenme Yönetim Sistemi’ gelmekte” değerlendirmesini yaparak “Bunun yanında öğrenci ve öğretim elemanı motivasyonu çok önemlidir. Uzaktan eğitimde öğretim yöntem ve teknikleri öğrenci sayısına göre değişebilmekte. Uzaktan eğiticinin rolü büyük önem taşımakta. Her yüz yüze eğitim veren eğitici uzaktan eğitim sürecinde başarılı olmayabilir. Eğitici, uzaktan eğitim süreciyle ilgili deneyim ve bilgi sahibi olmalıdır. Uzaktan eğitim; zaman ve mekândan bağımsızdır ve kullanılabilen teknolojinin gücü kadar sınırsızdır. Kaliteli bir eğitim verildiği takdirde eğitim maliyeti daha düşük ve verimlilik açısından yüz yüze eğitime göre katbekat verimlidir. Öğrenciler açısından dikkat dağılması yarıya iner ve daha az zaman kaybı olur” dedi.
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Ahmet Yesevi Üniversitesi, Türki Türkçesi ile Uzaktan Eğitim Programları (TÜRTEP) Başkanı Prof. Dr. Halil İbrahim Bülbül