USOM, ulusal siber güvenlikte çok önemli bir adım
‘2020-2023 Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı Hazırlık Çalıştayı’, 19 Şubat tarihinde Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda (BTK) gerçekleştirildi.
Ulusal siber güvenliğimizin sağlanmasına yönelik önümüzdeki 4 yılın vizyon belgesini oluşturacak ‘Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı’ hazırlık çalışmaları kapsamında düzenlenen çalıştaya katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, siber güvenlik alanında yapılacak fikir birliğinin önemine dikkat çekti. Sayan, “Bakanlık olarak, ülkemizde alanında ilk olan ‘Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve 2013-2014 Eylem Planı’ ve sonrasında ‘2016-2019 Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı’nı yayımladık. Ülkemizi siber uzayda daha güçlü bir konuma getiren bu stratejilerle; ulusal siber güvenlik organizasyonumuzu güçlendirecek, olay müdahale kapasitemizi artıracak ve kritik altyapılarımızın korunmasını sağlayacak önemli adımlar attık. Bakanlığımız ile BTK tarafından bugüne kadar ülkemizin ulusal siber güvenlik organizasyon yapısının oluşumuna yönelik çok ciddi çalışmalar gerçekleştirildi. Bunlardan en önemlisi BTK bünyesinde USOM’un kurulması oldu. USOM, Sektörel SOME’ler ve Kurumsal SOME’ler olarak şekillendi. USOM koordinasyonunda görev yapan 14’ü sektörel olmak üzere 1291 adet SOME ülkemizin siber sahasının korunmasına yönelik çalışmaları 7/24 koordineli olarak yürütüyor” açıklamasını yaptı.
AVCI, AZAD ve KASIRGA ile ulusal siber güvenliğimize önemli katkılar sağlıyoruz
“Siber tehditlerle mücadelede bir saniyenin dahi çok büyük bir önemi var” ifadesini kullanan Sayan, “Bu bakımdan en etkili ve en hızlı çözümü üreten sistemleri kullanmak, en ileri teknolojileri bu sistemlere entegre etmek durumundayız. USOM bünyesinde yürütülen çalışmalar ve geliştirilen projelerle siber tehditlerin en hızlı biçimde tespit edilmesi, engellenmesi ve bunlara karşı teknolojik tedbirlerin alınması amaçlanıyor. Bu kapsamda, tamamen iç kaynaklarla geliştirilen AVCI, AZAD ve KASIRGA gibi marka haline gelen uygulamalarımızla, ulusal siber güvenliğimize önemli katkılar sağlıyoruz. Bu operasyonlar yılın 365 günü, günün 24 saati devam ediyor. Tüm bu faaliyetler, Siber Güvenlik Operasyon Merkezi yardımı ile zararlı yazılım ve dijital kayıt inceleme laboratuvarlarında yapılıyor. Yine bu operasyon merkezinde, ülkemizin elektronik haberleşme altyapısı 7/24 kesintisiz olarak izleniyor ve hizmet kesintisi veya DDoS saldırılarına karşı operatörlerle koordineli olarak hızla gereken aksiyonlar alınıyor” dedi.
BTK, siber güvenlikte ülkelerarası iş birliğine önem veriyor
BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu da “Biz siber güvenliği; sosyal ve ekonomik yaşamı olumsuz etkileyen riskler nedeniyle ulusal güvenliğimizin bir parçası olarak görüyoruz. Günümüz siber dünyasında ne yazık ki mutlak güvenliğin sağlanması mümkün değil. Bununla birlikte siber güvenlik seviyemizi ve hazırlığımızı arttırmak için tetikte olmamız gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda BTK tarafından şebeke ve bilgi güvenliği alanında çeşitli düzenlemeler yapılıyor. İşletmecilerin yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri, Kurumumuz tarafından kontrol ediliyor, ihlalleri tespit edilen işletmecilere yaptırım uygulanıyor. Denetimler sayesinde güvenlik uygulamalarına ilişkin rehberlik de sağlanıyor. Kurum olarak siber güvenlik alanında zararlı yazılımlara karşı ortak mücadele, siber suçlulara ilişkin soruşturmalarda iş birliği, ortak siber güvenlik tatbikatlarının düzenlenmesi ve siber istihbarat ve bilgi paylaşımında çeşitli ülkelerle ikili iş birliği anlaşmaları yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Bu iş birliklerinin ülkelerimizin siber sahasının daha güvenli bir hale gelmesine büyük katkılar sunacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu ve uluslararası iş birliği kapsamında, AB’nin NIS direktifine uyum için ‘Şebeke ve Bilgi Güvenliği Direktifi’nin Uygulanmasına İlişkin AB ile Uyum Sağlanmasına Yönelik Teknik Yardım Projesi’ni de 2019 yılında başlattıklarını hatırlattı.