Uydu yatırımları tam gaz!
Uydu, Uzay ve Teknoloji Günleri powered by Türksat etkinliği gerçekleştirildi. MÜSİAD’ın desteğiyle gerçekleştirilen etkinlikte 4.5 G, Türkiye’nin uydu ekosistemi ve 4K gibi konular ele alınırken, Türksat 6A’nın 2019’un başında hizmete gireceği açıklandı.
Dünyadaki teknolojik gelişmeler, elbette ki Türkiye’yi de etkiliyor. Teknolojiye meraklı, kullanmayı seven bir toplum olarak çeşitli teknolojik dönüşümlerden ve geliştirilen teknolojilerden faydalanıyoruz. Yeni teknolojilerin Türkiye’de altyapılarının oluşturulması, hali hazırda bulunan teknolojilerin iyileştirilmesi, bağlanabilirliğin artırılması gibi konular, her teknoloji tüketicisi gibi bizim de ilgimizi çekiyor. Zira bu teknolojik gelişmeler pek çok konuda direkt veya dolaylı olarak hayat standartlarımızı yükseltiyor.
11 – 12 Aralık günlerinde MÜSİAD desteğiyle gerçekleştirilen Uydu, Uzay ve Teknoloji Günleri powered by Türksat etkinliğinde Türkiye’nin teknoloji altyapısı ve bu altyapılardan faydalanılarak geliştirilen yeniliklerden bahsedildi. Bunlardan ilk dikkatimizi çeken e-Devlet Kapısı oldu. e-Devlet Kapısı sayesinde bir süredir, vatandaşların bürokrasiye takılacak, vakit alacak pek çok işlemini internet üzerinden, kolayca gerçekleştirmesi sağlanıyor. Türksat tarafından hazırlanan e-Devlet Kapısı, çeşitli geliştirmelerle beraber daha fazla işlev kazanıyor ve daha stabil bir hale getiriliyor.
Göktürk-2 daha net görüntüler alacak
Diğer taraftan açılış konuşmalarında teknoloji alanında sadece tüketici değil, üretici de olmanın öneminden bahsedildi. Teknolojiyi sadece tüketerek hiçbir yere varılamayacağı belirtilirken, yerli teknolojilerin geliştirilmesi konusuna da değinildi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yaptığı konuşmada kendi üretimimiz olan Göktürk-2 uydusunun terörle mücadeledeki faydasından bahsederek konuyu yerli projelerin geliştirilmesine getirdi. Uyduların işlevinin sadece askeri ve güvenlikle sınırlı olmadığını söyleyen Işık, tarım, afet yönetimi ve iletişim gibi alanlarda da pek çok ihtiyaca cevap verdiğini belirtti. Hem yer gözlem uydularında, hem de iletişim uydularında Türkiye’nin ciddi bir atılım içerisinde olduğunu söyleyen Işık, Göktürk-2’nin 2,5 metrelik bloklar halinde tarama yapabildiğini, Göktürk-2 yenileme projesiyle blokları 50 cm’ye düşürmeyi planladıklarını duyurdu. İlk milli haberleşme uydusu olan Türksat 6A projesinin başarılı bir şekilde ilerlemekte olduğunu belirten Işık, 2019’un başlarında yapımının tamamlanacağını söyledi.
Fikri Işık’ın yaptığı duyurulardan biri de TÜBİTAK tarafında. TÜBİTAK’ın özel sektörün yaptığı Ar-Ge ile aynı paralelde ilerlediğinden ve bunun bir vakit kaybı olduğunu belirten Işık, bu konuda yapılandırmaya gideceklerinden bahsetti. Üretim tarafında özel sektörün Ar-Ge tarafının başarılı olduğunu söyleyen Işık, yapılandırmayla beraber TÜBİTAK’ın özel sektörün Ar-Ge yapmasını destekleyecek bir yapıya bürüneceğinin bilgisini verdi. Işık’a göre Türksat 6A bunun ilk örneği. Uydunun iç paketlerinin bir kısmı özel sektör tarafından yapılması için önü açıldı. TÜBİTAK ise özel sektörün yapamayacağı araştırmalara yoğunlaştırılmak isteniyor.
Tüm kesimler bilgi toplumuna dahil edilmeli
Türkiye’nin teknoloji kapasitesi de her geçen gün artıyor. Uydu Sistem Entegrasyon ve Test Merkezi bu yıl Mayıs ayı içerisinde açıldı. Milli Uydu Yer İstasyonu geliştirme projesi de Şubat ayında başlatıldı. Uydularda kullanılan güneş panelleri, güneş hücreleri ve lityum pillerin geliştirilmesi için bir proje başlatıldı. Ayrıca uydularda kullanılan optik malzemeler için de bir merkez oluşturulacağının bilgisi verildi.
Açılış konuşmasında yer alan bir diğer isim ise Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım oldu. Fikri Işık’ın Türksat 6A için verdiği 2019 tarihinin geç olduğunu ve bu tarihi geri çekmenin yollarının aranması gerektiğine değinen Yıldırım, Fikri Işık’tan bu konuda çalışma yapmalarını rica etti. Fikri Işık’ın onayını aldıktan sonra “2019’un başı” olarak tarihi güncelledi.
Binali Yıldırım’ın değindiği önemli noktalardan biri de bilgi teknolojilerinin kullanımları konusunda. Yeni neslin bu teknolojilerle doğup büyüdüğünü, dolayısıyla bu teknolojilerden faydalanabildiğini belirten Yıldırım, daha üst yaş gruplarının yeni teknolojilerden bihaber olduğunu vurguladı. Teknolojiye tüm toplum kesitlerinin dahil edilmemesi durumunda bir süre sonra teknolojiden uzak kalanların, okuma-yazma bilmeyenlerin konumuna düşeceğini söyledi. Bilgi toplumuna sonradan dahil olan 1950 – 1960 neslinin teknolojiden daha iyi faydalanabilmesi için özel programlar geliştirilmesi gerektiğinin çağrısını yaptı.
Dikkat çekici paneller ve standlar
Etkinlikteki panellerde ve standlarda pek çok ilgi çekici teknolojiye yer verildi. Vestel’in ve TRT’nin de konuşma yaptığı 4K paneli de bunlardan biriydi. Yayıncılık teknolojileri hakkında verilen bilgiler daha çok yayıncılık sektörünün teknik kısmını ilgilendiriyor olsa da televizyon izleme alışkanlıklarıyla ilgili de bilgilendirmeler yapıldı.