Veri artıyor, depolama alanları gelişiyor
Tekilleştirme teknolojisini veri depolama dünyasının ekonomisini değiştirdiği için çok önemli bir kavram olarak değerlendiren Arena Kurumsal Ürünler Grup Müdürü Cenk Soyluoğlu, “Orta vadede çok hızlı artan veri miktarını konsolide etmek için etkili bir çözüm olduğu gözleniyor. Hemen hemen tüm üreticilerin bu konu ile ilgili bir çözümü var. Kısa zamanda sadece kurumsal şirketlerin veri merkezlerinde değil, orta ölçekli şirketlerin da bilgiişlem odalarında da bu çözümleri göreceğiz. Disk kutuları içinde kullanılmaya başlanan flash diskler, bu ünitelerin performansını dramatik ölçüde artırdı ve maliyetleri her geçen gün azalıyor” şeklinde görüş belirtti.
Bilginin tüm kurulumlar için her zaman önemli olduğunu belirten Bimsa Donanım ve Yazılım Çözüm Yöneticisi Hüseyin Ulutürk, “Zaman içinde kurumlar büyüdükçe bu bilginin değeri de artmaya başlamıştır. Bu bilgiye daha kolay ve daha çabuk erişebilmek, maliyetleri düşük, güvenilirliği yüksek tutmak ve verimi artırmak tüm şirketlerin iş hedefi haline gelmiştir. Verinin değerinin anlaşılması ile son kullanıcılar, verilerin depolanacağı güvenli alanlar aramaya başladılar. Bu alanlarda verilerin güvenli bir şekilde yedeklenmesi ve bu alanlara hızlı ve ucuz erişim yöntemlerinin bulunması son derece önemli hale geldi. Terabyte büyüklüğünde disklerin çıkması ile artık verilerin tamamının disk sistemlerinde tutulması güvenlik için önemli hale geldi. Ancak bu sefer disk sistemine erişim maliyetleri yüksek kaldı. Bu disk sistemlerine bağlanan sunucularda host bus adaptor denilen PCI kartların maliyetinin yüksek olmasından dolayı ISCSI teknolojisi ön plana çıktı. Bu şekilde sunucular daha ucuza güvenli disk sistemine erişebilir hale geldi” dedi.
Öncelik depolamada
Veri depolama teknolojilerinin önceliğini hiçbir zaman kaybetmemek ile beraber artık sektörün değişen taleplerine yönelik sağladıkları içeriği ve servisleri farklılaştırmak zorunda kaldığını belirten Datamarket Teknoloji Danışmanı Cihan Özden, “Müşteriler artık veri depolamada sadece verinin güvenli bir şekilde saklanmasını talep etmekten çok verinin ayrıştırılıp verimli şekilde depolanması gerektiğini düşünüyor. Artık kurumlar, tek teknolojiyi destekleyen ürünler değil de bu teknolojilerin birden fazlasını tek bir üründe sunabilen ünitelere yöneliyor. Küçük ölçekli işletmelerde maliyet ilk etken olarak gözükürken orta ve büyük ölçekli işletmelerde ise artık yavaş yavaş verinin başka bir noktada kopyasının tutulması gerekliliği de öne çıkıyor” dedi.
“Veri yedeklemenin daha hızlı gerçekleştirilmesini sağlayan tekilleştirme teknolojileri günümüzün veri merkezlerinin tercih ettiği bir özellik olarak dikkat çekiyor” diyen Fujitsu Türkiye Genel Müdürü Halit Zaim, “Özellikle kritik iş verilerinin yedeklenmesi için teyp ortamındaki yedeklemeye göre daha verimli bir çözüm sunan disk tabanlı yedekleme stratejisi, aynı zamanda yaşamsal öneme sahip verilerin yer aldığı disklerin teyp ortamına dinamik olarak aktarılması aşamasında da önemli bir işleve sahip. Disk tabanlı veri depolama stratejisi bu alanda gerekli politikaların oluşturulması için ekonomik çözüm sunarken, kullanımı kolay yapısıyla beklenmedik durumlarda hızlı veri kurtarma özelliği sunarak merkeze uzak veya ayrı veri merkezleri oluşturma ihtiyacını ortadan kaldırıyor” şeklinde konuştu.
Veri depolama teknolojilerinde melez depolama teknolojileri ve hiyerarşik depolama alanı yönetiminin ön plana çıkmaya başladığının altını çizen Gantek Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgür Deniz Erzincan, “Depolama sistemlerinde en büyük problemlerden biri atıl disk alanların kullanılabilmesi ve bu alanların yönetimidir. Sektörde White Space Utilisation olarak adlandırılan, sunuculara atanmış disk alanlarının kullanılmayan kısımlarının ihtiyacı olan diğer sistemlere atanamama problemi, çözülmesi zor bir soru olarak kalmıştır. Bu ihtiyaç Thin Provisioning ve HSM gibi yöntemler ile çözülmeye çalışılmış olup son kullanıcı tarafında gerekli ilgiyi toplayamadı. Son dönem SSD (Solid State Disk) lerin ucuzlaması ve SAS (Serial Attached SCSI) disk sürücülerin olgunluğa ulaşması FC disklere olan yatırımlarını azaltırken SATA (Serial Advanced Technology Attachment) disklere yatırımı artırdı. Basit olarak FC disklerin sunduğu düşük erişim zamanı SSD’ler sayesinde doldurularak kapasite merkezli ihtiyaçlar için SATA disklerin kullanımı artırıldı” şeklinde görüş belirtti.
İhtiyaçlar da değişiyor
Gelişen teknoloji, günümüz iş dünyasında hız, performans ve veri depolama konusunda çeşitli ihtiyaçları ön plana çıkardığını belirten Global İletişim Genel Müdürü Murat Küçüközdemir, “Özellikle veri depolama konusunda kurumlar, depolama üniteleri için yüksek yatırımlar yapmadan, yönetilebilir servisler kapsamında servis sağlayıcılarından gigabyte veya terabytelar bazında veri depolama alanları kiralama modeline döndü. Depolanan verilerin her geçen gün katlanarak artması, siber veri çöplüğü gibi büyük bir BT tehdidini de ortaya çıkardı. Bu nedenle akıllı veri depolama sistemleri, enerji ve yer tasarrufu sağlayan çözümler de bir adım öne çıktı” dedi.
Veri tarafında sıkıştırma ve tekilleştirme özelliği ile disk alanının daha tasarruflu kullanılmasının sağlandığına dikkat çeken Hayat Bilgi Teknolojileri Teknoloji Direktörü Vural Köyüstü, “Ayrıca günümüzde felaket kurtarma çözümleri yaygınlaştıkça depolama replikasyon çözümleri de kullanılmaya ve geliştirilmeye başlanmıştır. Depolanan verilerin artması, şirketleri diskleri çok daha tasarruflu ve dikkatli kullanmaya yönlendiriyor.
Veri depolama alanında son zamanlarda özellikle Solid State Disk (SSD) ve Deduplication (tekilleştirme) teknolojileri ön plana çıkmaya başladı. SSD’lerin mekanik bileşenler içermemelerinden dolayı klasik fiber kanal ve SATA disklere göre çok daha düşük enerji tükettiklerini ifade eden Anadolu Bilişim Hizmetleri Profesyonel Hizmetler Müdürü Bektaş Özkan, “Buna karşılık sundukları yüksek performansla kritik uygulamaların bu yöndeki ihtiyaçlarına yanıt verebilmektedir. Önümüzdeki yıllarda maliyetlerinde beklenen düşüşün gerçekleşmesi durumunda SSD içeren veri depolama sistemlerinin çok daha fazla yaygınlaşması beklenmektedir. Küçük ve orta ölçekli şirketler genelde giriş-orta seviyede veri depolama sistemlerini tercih ediyorlar. Bu sistemlerde genelde SAS diskler kullanılıyor ve sunucu bağlantı tipi olarak FC, ISCSI ya da her ikisi kullanılabiliyor. Bu ölçekteki şirketlerin ürün seçiminde maliyet, ön planda yer alıyor” dedi.
Teknolojik her alanda olduğu gibi veri depolama konusunda da günümüzde birçok yeniliğin görüldüğünü kaydeden Avnet Veri Depolama Teknik Danışmanı Yusuf Akardaş, “Özellikle bugünlerde, Bilgi Yaşam Döngüsü Yönetimi (ILM -Information Lifecycle Management) konusunu çok fazla duymaktayız. Bu kavram üzerine yoğunlaşan veri depolama sistemleri üreticileri, verilerin önceliklendirilmesi ile depolama kaynaklarının verimliliğini artırmakta ve buna bağlı olarak daha etkin bir kaynak yönetiminin sağlanabilmesini planlamaktadırlar. Tekilleştirme gibi teknolojiler sayesinde, sistem üzerinde verinin birden fazla kopyası olsa bile tek veri boyutunda yer kaplaması sağlanabilmektedir. Bu sayede kullanılan veri depolama alanları üzerinde yüksek oranlarda tasarruf yapılabilmektedir. Her gün artan verilerin depolanabilmesi adına üretilen sistemlerde ölçeklenebilirlik en önemli özellik olarak karşımıza çıkmaktadır” şeklinde görüş belirtti.
Üreticilerin depolama tarafında değişik ürünler, değişik teknolojiler geliştirmeye çalıştıklarına değinen Datacore Genel Müdürü Serdar Özçelik, “Veri depolama tarafında arşive yönelik projeler revaçta. Çünkü ölçüler çok artıyor. Ölçüler arttıkça da değerli verilerin o disklerin üstünde tutulması çok anlamlı değil. O yüzden hiyerarşik arşiv yapılarının uygulanması lazım. Veri depolama tarafında bir başka şey daha söyleyeyim. Türkiye’de bakarsanız NAS uygulaması hiç yok. Bu kavram çok büyük kurumlarda bile yok. 2010 yılında değişimlerden birisi NAS tarafında olacak bence. İnsanlar NAS’ın ne yapabileceğini algılayabiliyorlar. Dünya burayı çoktan geçmiş durumda” şeklinde konuştu.