Veri, Gücünü Gösterdi!
Teknoloji, iş dünyası ve “Dijital Türkiye” çalışmalarını gerçekleştiren kamu yöneticilerinin yoğun katılımıyla başlayan 19. Bilişim Zirvesi’nde, günümüzün petrolü olarak değerlendirilen “Veri” her yönüyle ele alındı. Veri, tüm paydaşlara önemini bir kez daha hatırlattı.
19. Bilişim Zirvesi bu yıl “Veri Konuşur – Data Talks” ana teması ve “Veri Kimdeyse Güç Onda” mottosuyla kapılarını açtı. Cisco, SAP, HP, Hitachi Vantara, Software AG, Google, Turkcell gibi uluslararası ve yerli teknoloji şirketlerinin sponsorluğunda düzenlenen Bilişim Zirvesi, verinin gücü ile rekabette avantaj elde etmek isteyenler şirketlerle, bilişim sektörünü buluşturdu. Zirve, 20 – 21 Kasım tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştiriliyor.
Bilişim Zirvesi’19 “Veri Konuşur – Data Talks” ana teması ile İstanbul Kongre Merkezi’nde kapılarını açtı. Bu yıl 20-21 Kasım tarihlerinde düzenlenmekte olan zirve, 12 farklı tema kapsamında paralel oturumlarda sunum yapacak 120 uzman konuşmacı, 100’ün üzerinde destekleyici lider kurum ve 50’nin üzerinde stant ile binlerce ziyaretçiyi “Verinin Gücü” ile tanıştıracak.
Bilişim Zirvesi’19, yapay zekâ ve robotlarla birlikte kurgulanacak yeni yaşamı ve insanın bu gelecekteki rolünü, farklı sektörlerden uzmanların ve fikir liderlerinin görüşleriyle zenginleşecek bir düzlemde masaya yatırıyor. Türkiye’nin dijitalleşme süreçlerinin oluşmasına katkıda bulunuyor. Nesnelerin interneti, güvenlik, bulut, büyük veri analitiği, Endüstri 4.0, yapay zekâ, artırılmış sanal gerçeklik, robot teknolojileri gibi güncel konular, zirve süresince düzenlenecek konuşma, seminer ve panellerde katılımcılarla paylaşılacak.
Dijital Türkiye’ye doğru!
19 yıldır bilişim dünyasında gündemi belirleyen Bilişim Zirvesi’nde geçen yıl “Duvarın Ardı” mottosunu işlediklerini ve yıkılan duvarların ardında veri temelli bir dünyanın görüldüğünün altını çizen BTHABER Şirketler Grubu Başkanı Murat Göçe tüm konuklara teşekkür ederek başladığı konuşmasında “Bilişim Zirvesi bilişim dünyası profesyonellerini iş dünyası profesyonelleri ile buluşturarak bu iki dünyanın maksimum düzeyde etkileşimine katkıda bulunuyor.
Bilişim Zirvesi ile 19 yıldır pek çok ilke imza atarak bu günlere geldik. Seneye Bilişim Zirvesi’nin 20.’sini gerçekleştirecek olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Veri Konuşur diyerek konuşmamı sonlandırıyorum” dedi. Törene katılan devlet yetkileri başta olmak üzere, tüm sponsorlara, zirveye katılım sağlayan markalara, tüm konuklara ve etkinliğe emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı. Göçe, önümüzdeki yıl gerçekleştirilecek olan 20. Bilişim Zirvesi’nin ana mesajını salonda bulunanlarla paylaştı. Buna göre, 20. Yılını kutlayacak olan Bilişim Zirvesi’nin gelecek yıl ki ana teması “Quantum Journey – Kuantum Yolculuğu” olarak belirlendi.
Bilişim Zirvesi’19’un açılış programında konuk konuşmacı olan Gazeteci ve Yazar M.Serdar Kuzuloğlu “Verinin Aldığıyla Verdiği” başlıklı sunumunda verinin etimolojik ve tarihsel gelişimini eğlenceli bir dille anlatarak, günümüzde verinin önemini ve geldiği noktayı konuklarla paylaştı.
Büyük verinin mücadelesini anlatan Hitachi Vantara Dijital Çözümler Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Jonathan Bowl sunumunda şu bilgileri verdi: “İnternet bağlantılı cihazlar sayesinde sürekli büyük veri üretiyoruz. Bu noktada verilerde karmaşanın azaltılmasının önemi büyük, ayrıca operasyonel bilgileri tutmanın da faydalı olacağını düşünüyorum. Dijital dönüşüm çok kritik. Görüyoruz ki 2000 yılından beri Fortune 500’ün yarısı değişti. Kalan bazı şirketler de umutsuzca kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar.
Asıl soru şu olmalı ‘Şirketiniz veri analitiğini işinize güç katmakta kullanmakta ne kadar başarılı?’ Veriyi metofor olarak konumlamamalıyız, önemli olanın büyük veriden analitik sonuçlar çıkarmak olduğu kanaatindeyim. Veriyi operasyonel çeviklik için kullanmalıyız. Veriyi paraya dönüştürmek çok konuşuluyor, bence iş modelinizi değiştirip, dönüştürerek; müşteri beklentilerini paraya dönüştürmelisiniz.”
Geleceğin teknolojilerinde inovasyonun önemine değinen Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru ise konuşmasında şunları kaydetti: “Dijital dönüşüm yolunda Cisco olarak iddiamızı devam ettiriyoruz. İnsanları ve nesneleri güvenli bir şekilde birbirine bağlamayı taahhüt ediyoruz. Dijital dönüşüm sadece teknolojinin dönüşümü ile başarıya ulaşamıyor. Başarı için tüm operasyonun bu dönüşüme ayak uydurması gerekiyor. Bütün dünyadaki IT trafiğinin bilgiye dönüştürülmesi bu verinin analizinin yapılabilmesi önem arz ediyor.
Biz Cisco olarak bu artan veri trafiğinde müşterilerimizin yanında olabilmeyi hedefleyen çalışmalar yapıyoruz. Yapılan teknoloji harcamalarının gelecek yıl üç kat artması bekleniyor. Dijitalleşmeyle birlikte en önemli konulardan biri de insan gücünün bu sürece adapte edilmesi bu amaçla Cisco Network Akademi’yi Türkiye’ye getirdik. Gençler için bu açıdan pek çok çalışmamız var. Bu bizim için çok önemli bundan dolayı mutluluk duyuyoruz. İnovasyon merkezimiz ile Türkiye’nin ve müşterilerimizin dijital dönüşüm yolculuğuna eşlik ediyoruz.”
Software AG Türkiye ve Katar Genel Müdürü Ebru Kılıç Eker “Verinin Değerini Anlamak” başlıklı, Software AG ile hayata geçirdikleri ödüllü projelerden örnekler verdiği sunumunda şunları söyledi: “Kiminle görüşüyorsam herkes dijital dönüşümün öneminden bahsediyor. Bunun herkes tarafından değer görüyor olmasını çok kıymetli buluyorum.
Her sektör için ihtiyaçlar ve teknoloji farklılık gösteriyor. Software AG olarak pek çok farklı sektörde pek çok farklı müşterimiz için farklı ihtiyaçlarına göre entegrasyonlar gerçekleştirerek, çözümler üretiyoruz. Veri ile aksiyonlarının alınmasını ve adımların atılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.”
“Dijital Dönüşüm ve İnsan” başlıklı konuşmasında SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan “Nasıl uçakları tek bir göstergeye bakarak yönetemezseniz, şirketleri de tek bir departmanın sağladığı verilerle yönetemezsiniz. Dünya genelinde üst düzey yöneticilere ‘Şirketinizin ürettiği ürün veya hizmetiniz müşterinize benzersiz bir deneyim sağlıyor mu?’ diye sorduğumuzda yüzde 80’inden ‘evet’ cevabı alıyoruz. Kullanıcıların ise yalnızca yüzde 8’i bu soruya olumlu yanıt veriyor. Bu fark maliyetler, gelirler ve satışlar gibi operasyonel veriler ile kişilerin duygu ve düşüncelerini anlamamızı sağlayan deneyim verilerinin birbirinden beslenmemesinden kaynaklanıyor.
Bu da deneyimle bizim konumlandırdığımız algı arasındaki farkı ortaya çıkarıyor. Deneyim Yönetimi çözümleriyle arka ofiste ve ön ofiste olan çözümleri birleştirip bir dijital dönüşüm platformu üzerinden birbirleriyle konuşur hale getirmek bu probleme çözüm olacaktır. Müşterilerin deneyimlerini sürekli olarak takip ederek bu geribildirimi ürüne ve markasına yansıtan ve bunu çalışan deneyimlerini de takip ederek güçlendiren şirketlerin başarılı olma şansı diğerlerine göre çok daha yüksek” dedi.
“Derin Öğrenme ve Yeni Nesil Tehditler” konusunda bilgiler veren HP Türkiye Kurumsal Çözümler Teknoloji Danışmanı Dr. Tayfun Akçay konuşmasında şunları kaydetti: “Arama motorları makine öğrenmesinin belki de ilk başarısıdır. Veriler ve dijital varlığımızla bu yapıyı destekliyoruz. Kullandığımız cihazlardaki sensörlerle veri toplanıyor, bu da veri çeşitliliğini artırıyor.
Günümüzde derin öğrenme ile yapay zekayı eğitebiliyoruz. Makineyi eğitirken veriye ve yüksek hesaplama gücüne ihtiyacımız var. Bu noktada da bilgisayarlardaki çekirdek sayısı performansı çok etkiliyor. Burada önemli husus derin öğrenme teknolojilerinde kontrolün insanda olması. Yapay zekadan ziyade güç sahibi insanların yapay zekaya sahip olması ve bu teknolojiden kötü niyetle faydalanması bence asıl sorun. Burada yapay zeka destekli saldırılar için atak olmak gerekir. Bunun için de derin öğrenme temelli güvenlik çözümümüz ‘HP Sure Sense’ önem kazanıyor.”
Dijital Türkiye’nin Dijital Lideri Gündemi Değerlendirdi
Açılış programının ilk protokol konuşmasını gerçekleştiren T.C. Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Dr. Hakan Yurdakul, şunları kaydetti: “Büyük verinin 2024 yılında 83 milyar dolarlık hacme ulaşması ve büyümede yazılımın öne çıkması öngörülüyor. Türkiye’de ise kamu, bankacılık ve telekom sektörleri öne çıkıyor. Bu noktada biz büyük veriden nasıl para kazanabiliriz konusu önemli. Bilgiyi yönetmek için bir strateji oluşturmanız gerek, mutlakiyetçi- teslimiyetçi stratejiden mümkün stratejiye geçiş önem arz ediyor. Büyük verinin değer üreten tarafı bilgi, dolayısıyla bilgiden fayda yaratmak için gerçek ihtiyacı belirtmek, ölçekleme yapmak ve başarıyı paylaşmak gerekiyor.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan açılış programındaki konuşmasında; “Ülkelerin kalkınması ve gelişimi için en değerli kaynaklardan biri haline gelen veri, baş döndürücü bir hızla gelişen teknoloji ile birlikte inanılmaz boyutlara ulaştı. Bilgi ve iletişim teknolojileri ile çevrili bir hayat yaşayan bizler, kalp atışlarımızla ve verdiğimiz nefesle bile veri üretir hale geldik. Üretilen bu verilere güncel ve zamanında ulaşılmaya başlanması, karar alma mekanizmalarında önemli ve köklü değişiklikler meydana getirdi.
Veriyi toplamanın; hacim, yoğunluk ve veri akışını kontrol altında tutabilmenin veriyi, işlemekle anlam kazandığı günümüzde BTK bünyesinde faaliyete aldığımız BTKBAB Büyük Veri Laboratuvarı büyük veri ve yapay zeka alanında çalışan uzman akademisyen ve bilim insanlarının ihtiyaç duyabilecekleri altyapı ve yazılım servisi hizmetlerinin laboratuvar koşullarını sağlayan bir proje olarak öne çıkıyor. Ayrıca BTK Akademi bünyesinde yapay zeka, robotik kodlama, yazılım ve mobil teknolojiler üzerine düzenlenen eğitimlerle gençlerimizi destekliyoruz.
2023 Vizyonu bizim çalışmalarımızın ana eksenini oluşturuyor. Bunun için Türkiye’de katma değeri yüksek yenilikçi çalışmalar yürütüyoruz. Ülkemizde yerli ve milli bilgi teknolojilerinde başarıya ulaşmak için tüm sektörlerde yeniliklerin takip edilmesi gerektiğinin farkındayız, yapay zekanın yakından takipçisiyiz. Bakanlık olarak teknolojimiz, eko sistemimiz ve yerli yazılıma yaptığımız desteklerin içine yapay zekayı da katma gayretindeyiz” dedi.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Dijital Ofis Başkanı Dr. Ali Taha Koç açılış programındaki konuşmasında şunları söyledi: “Yaşadığımız dünyada her şey dijitalleşiyor. Dijital teknolojilerin, baş döndürücü hızla gelişimi sayesinde, dönüşümün hızı her zamankinden daha fazla ve etki alanı her zamankinden daha geniş olmaktadır. Akıllı telefonlar 21. yüzyılın başında hayatımıza girmeye başladı. Bugün üç milyardan fazla kişi tarafından kullanılıyor. 2021 yılında bu rakamın dört milyarı bulacağı değerlendirilmekte. Kullanım alanı başlangıçta yalnızca konuşma üzerineyken, günümüzde gündelik hayatımızı tamamen değiştirdi ve artık onsuz bir hayatı düşünemez olduk. Hayatımızın her alanında artık dijitalleşme ve beraberinde gelen yenilikçi teknolojiler hâkim. Finans sektöründe akıllı robotların verileri daha iyi analiz ettiği, otonom araçların daha güvenli bir sürüş ekosistemi oluşturduğu, tıbbi robotların daha başarılı operasyonlar yaptığı bir dünyada yaşamaya başladık.
Artık dijitalleşme değil dijital dönüşümden bahsetmemiz gerekir. Dijital dönüşüm denilince aklımıza genelde teknoloji geliyor, ama esasında, Dijital Dönüşüm, dijital teknolojilerin kullanımı yoluyla, ekonomik ve sosyal refahın artırılmasına yönelik, insan, iş süreçleri ve teknoloji unsurlarında gerçekleştirilen bütüncül dönüşümü ifade etmektedir. Bugüne kadar yaşanan sanayi devrimlerinin hiçbiri, içinde bulunduğumuz dijital dönüşüm çağı kadar hızlı olmamıştır. 2018 yılı dünyanın en değerli markalarına baktığımızda, en değerli 100 markasının toplam marka değerinin 4,4 trilyon dolar seviyesine ulaştığını görmekteyiz. Bu şirketlerden ilk 10 sıranın neredeyse tamamının teknoloji odaklı şirketler olduğu dikkat çekmektedir. 2006-2018 yılları arasında, 12 yıllık süreçte teknoloji şirketlerinin değer artışı yüzde 353’e ulaşmıştır. Sıralamada en üstte yer alan şirketlerin tümünde, yenilikçi teknolojiler, yapay zekâ platformları kullanıldığını görmekteyiz. Günümüzde şirketlerin yaşam döngüsünü inovasyona ve yenilikçi teknolojilere adaptosyona bağlı, Aksi takdirde rekabetçi olamıyor, tarih sahnesinden siliniyorsunuz. Bugün artık gücün belirleyicisi, sahip olunan veri ve bunları işleme kabiliyetidir. Bu nedenle dijital çağda sadece veriye değil, Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde veriden değer üretmeye odaklı bir yönetişim anlayışı doğrultusunda çalışmaktayız.”
Verinin Gücü, paralel salonlarda tartışılıyor
19. Bilişim Zirvesi’nin açılış programının ardından öğleden sonraki bölümde paralel salonlarda “Bulutta Veri Sistemleri Platformu”, “Nesnelerin İnternetinde Veri Platformu” ve “Dijital Dönüşüm: Veri Otobanı Platformu” oturumları gerçekleşti.
İlk günün tüm programları, Teknoloji Kaptanları Ödül Töreni ile son buldu. Etkinliğin ikinci günü olan 21 Kasım sabahında ise paralel salonlarda “Kurumsal Dönüşüm ve Veri Yönetimi Platformu”, “Büyük Veri ve İleri Analitik Platformu” ve “Robotik ve Yapay Zeka Platformu” oturumları gerçekleştirilecek. Aynı günün öğleden sonraki oturumlarının başlıkları ise; “Veri Güvenlik Teknolojileri Platformu”, Mobil Veri Teknolojileri Platformu”, “CIO Turkey Stratejisi ile Sürdürülebilir Veri Platformu”, “Teknolojiye Doğan Çocuklar” olacak.