Veri kaynaklarının sayısı her geçen gün artıyor
İş zekâsı uygulamaları, kurumsal iş uygulamalarında yürütülen süreçlerdeki kararların sınanması, sonuçların alınması, değerlendirilmesi ve yürütülecek yeni iş adımlarının belirlenmesinde etkili olmaktadır. Arete Danışmanlık Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Işık, bu konuda, “Kararların ve iş senaryolarının planlanmasında planların hazırlanması, fiili sonuçlarla kıyaslanması ve ilişkilendirilmesinde de çok boyutlu analiz ve çok açılı sunum olanakları ile hız ve etkinlik sağlar” diyor.
Intellica Genel Müdürü Kemal Ünaltuna da görüşlerini şöyle açıkladı:
“Bundan 10 yıl önce iş zekâsı uygulamaları tek yönlü çalışırdı. O da çeşitli operasyonel veri kaynaklarından verilerin alınması ve bir veri ambarında toplanması şeklindeydi. Daha sonra bu veriler çeşitli raporlama ve analiz araçlarıyla karar destek sürecini destekleyen bilgilere dönüştürülürdü. Ancak günümüzde bu değerler dizisinde büyük değişiklikler oldu. Artık analitik ve operasyonel sistemler birbirleriyle sürekli veri ve bilgi alışverişinde bulunan sistemler olarak düşünülüyor. Operasyonel tarafta anlık veriler, analitik taraftaysa işlenmiş veriler aynı uygulamada dahi beraberce kullanılabiliyor (örnekler: sahtekarlık yakalama, müşteri elde tutma vb). Kurum içi süreçleri yöneten sistemler de gene her iki tipte sistemle etkileşim içinde çalışıyor. Örneğin bir kredi başvurusu yaptığınızda, hem sizin anlık verileriniz, hem geçmiş verileriniz, hem de size benzeyen diğer kişilerin verileri kullanılarak ortaya bir karar çıkıyor.”
İş zekâsı uygulamalarının altyapısı, kurumsal uygulamalar ve veri kaynaklarıdır. Bu sebeple, iş zekâsı çözümlerinin devamlılığı için veri kaynaklarının yapılarının tasarlanan iş zekâsı altyapısına uyumu ve uygunluğu önem kazanmaktadır. KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür Çetinoğlu’nun verdiği bilgilere göre, en çok şikayet edilen nokta bundan kaynaklanıyor. Kurumun operasyonel veri yapılarında ciddi / temel bir değişiklik, iş zekâsı çözümünün veri modellemesinden raporlama son kullanıcı arayüz birimlerine kadar olumsuz etkileyebilmekte ve çözüm üzerinde değişiklik ihtiyacı olabilmektedir. Bu ihtiyaç özellikle, temel KPI ve metrikler için söz konusu olmakla beraber, yan veriler için de oluşabilmektedir.
Veri mimarisinin sağlıklı korunması ile sık değişiklik olasılığı azaltabilir. Bu olasılık, daha çok teknik yapı ile ilgilidir.
KURUM İÇİ SÜREÇLER DÜZENLENMELİ
İş birimlerinin iş yapış süreçleri de aynen veri akışları/süreçleri üzerinden izlenebildiğinden, iş zekâsı çözümlerinin veri mimarisi kurgulanırken, kurumsal süreçlerde var olan sorunlar çok net olarak tespit edilerek iyileştirilebilmektedir. Bu anlamda da kurum içi süreçlerin düzenlenmesi için oldukça iyi bir fırsat sunmaktadır. Özet olarak iş zekâsı araçları hem kurum yönetim kadrolarına geleceklerini şekillendirirken önemli bir görüş alanı yaratır, hem de kurumsal süreçlerinin iyileştirilmesinde katma değer sağlar.
Ereteam Genel Müdürü Kutlay Şimşek de konuyla ilgili olarak görüşlerini şöyle açıkladı:
“İş zekâsı uygulamaları, ham diye tanımlayabileceğimiz veriyi sağlayan diğer uygulamaların üst seviyede toparlanması, ilişkilendirilmesi ve işlenmesini sağlamakla yükümlü olan araçlardır. Yani bilgi teknoloji uygulamalarının farklı arayüzler ve ortamlardan topladığı veriyi, tek bir sunum katmanından bilgi olarak kullanıcıya sunabilmektedir. Dolayısıyla, tüm iş birimlerine yanıt verebilecek nitelikte
ve iş süreçlerinin vazgeçilmez bir parçası diyebiliriz.
Sonuç olarak, iş zekâsı uygulamaları kendine diğer uygulamalardan biraz daha farklı bir mevki buluyor ve gün geçtikçe değeri artıyor. İş zekâsı uygulamaları artık kurumsal iletişim ve portal uygulamaları ile daha bütünleşik çalışır durumda. Bunun yanında, risk yönetimi, analitik CRM, harita uygulamaları sayabileceğimiz bir kaç farklı örnek.”
İŞ ZEKASI BİR HEDEF DEĞİL BİR SÜREÇ
Microsoft Türkiye Uygulama Platformu Ürün Yöneticisi Gökben Utkun da şu bilgileri verdi:
“İş zekâsı uygulamaları farklı veri kaynaklarından veri toplayabilir. İdeal durum bu verilerin ayrı bir veri ambarı altyapısında birleştirilerek iş zekâsı uygulamalarının bu kaynaktan beslenmesidir. Bu sayede beklenmedik durumların önüne geçilerek sağlıklı bilgiye ulaşılması sağlanabilir. Bize göre iş zekâsı bir nokta çözümden ziyade bir süreçtir. Verinin bilgiye dönüştürülmesinin ardından ilgili kişilere ulaştırılması ve paylaşılması, buna bağlı olarak gerekli aksiyonların alınması ve sonuçlarının izlenmesi bu süreci oluşturmaktadır.”
Zorlaşan rekabet ortamı, müşterilerin isteklerine cevap verme isteği ve farklı ihtiyaçlar nedeniyle kurumlar günümüzde birden fazla sistem kullanmak zorunda kalmaktadır. Bimsa iş zekâsı Danışmanı Altay Rodoplu, konuyla ilgili olarak görüşlerini şöyle açıkladı:
“Her sisteme kendine özgü veriler girilmekte, girilen verileri arttıkça bunların raporlanması, analiz edilmesi ve dolayısıyla karar verme süreci zorlaşmaktadır. İş zekâsı yeni fırsatlar yaratma, maliyetleri düşürme, karar verme gibi amaçlar için tüm bu sistemlerdeki veriyi bir araya getirerek bilgiye dönüştürüyor ve anlamlı bir biçimde kullanıcılara sunuyor.”