Veri merkezlerinde gözlenen en büyük dönüşüm bulut bilişimle yaşanıyor
Veri depolama segmentinin bilişim sektörü içinde en hızlı gelişen alan olduğunu anımsatan NetApp Sistem Mühendisi Lütfi Yunusoğlu, IDC tarafından yapılan bir araştırmaya göre senelik ortalama yüzde 40-60 oranında veri artışı yaşandığını, bilgilerini doğru kullanmak, korumak ve yönetmenin şirketler için giderek artan bir ihtiyaç haline geldiğini ifade etti. Şirketlerin de artık veri depolamaya olan yaklaşımları değişmeye başladığını vurgulayan Yunusoğlu, şunları söyledi: “Günümüzün hızlı ve esnek iş gereksinimleri, veri merkezlerini de büyük bir değişime zorluyor. Bilişim teknolojisinin bir hizmet olarak sunulması fikri ve sanallaştırma teknolojileri de bu değişim sürecini yönlendiren en etkili dinamiklerin başında geliyor. Özellikle servis olarak BT (IaaS) başlığı altında yeniden şekillenen bulut ile veri merkezlerinde ciddi bir dönüşüm başlamış durumda. Veri depolamada sanallaştırma ve yönetim alanlarında işletmelerin önündeki seçenekler artmaya başladı. Özellikle “Orchestration” diye adlandırılan ve bulutun tüm bileşenlerini tek ekrandan yöneten yazılımlar en çok rağbet görecek bileşenler gibi gözüküyor.”
Veri miktarı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir hızla artıyor. Telehouse Istanbul ve Teknotel Telekom Genel Müdür Yardımcısı Duru Komaz’a göre, bunun nedeni şirketlerin depolamak ve yönetmek zorunda oldukları veri hacimlerindeki hızlı artış ve artık satıştan, servise tüm süreçlerin elektronik ortama aktarılmış olması. Komaz, şunları söylüyor: “İnsanoğlunun ilk adımlarını attığı günden 2003’e kadar ürettiği veriyi artık iki gün içinde üretir olduk. Binlerce yıllık veri artık iki günde üretiliyor. Bu kadar sayısal veriyi saklamak, yönetmek, korumak ve ihtiyaç duyulduğu her an bu verilere ulaşmak için profesyonel ekip ve kuruluşlara ihtiyaç duyuluyor. Şirketler, önceleri bunları kendi bünyelerinde halletmeye çalıştılar. Ancak, yaşanan olumsuz tecrübeler, şirketleri veri merkezi hizmeti almaya yöneltti.”
Son dönemde sanallaştırma, konsolidasyon ve çevreci bilişime odaklanan veri merkezlerinde gözlenen en büyük dönüşüm bulut teknolojilerinin gelişimi ile yaşanıyor. Çünkü bulut teknolojileri, mevcut veri merkezi kaynaklarının birleştirilmesi, sanallaştırılması ve de otomatize edilmesini içeriyor. Microsoft Türkiye Sunucu ve Bulut Platformu Ürün Pazarlama Yöneticisi Kadir Şener’e göre, kaynak kullanımını efektif hale getiren bulut teknolojisi, veri merkezi giderlerini azaltması, bütün kaynakların bir havuzdan ihtiyacı olduğu kadar kullanılmasını sağlaması ve bütün kaynakların tek bir yönetim sistemi ve işletim sistemi ile yönetilebilecek esnekliğe kavuşturması açısından kurumlara büyük faydalar sağlıyor. Veri merkezlerinin artan yetkinlikleri, hizmet alan kurumların bulut bilişime geçişlerini hızlandırarak, veri merkezi platformlarının daha hızlı ve düşük maliyetli servisler sunmasını sağlıyor.
TurkNet Erişim, Veri Merkezi, Güvenlik Ürün Müdürü Erdem Eriş, yeni nesil veri merkezlerinin bileşenlerini; enerji verimliliği sağlayan yeni nesil enerji altyapısı ve cihazlar, yüksek bant genişliği ve yedekleme olanaklarına sahip bağlantılar, alan kullanımında verimlilik ve ergonomi, yeni nesil iletişim ihtiyaçlarına yanıt veren yeni nesil kablolama yapıları ve fiziksel ve elektronik güvenlik sistemleri olarak tanımlıyor. Yeni nesil veri merkezlerinde yeşil enerji konusunun da önemli bir gündem maddesi haline geldiğini düşünen Eriş, “Faydalı kullanım süreleri boyunca donanım değerlerinin üstünde enerji maliyetine sahip eski nesil sunucular, sanallaştırma teknolojilerinin sağladığı eşsiz fırsatlarla aşamalı olarak elimine ediliyor. Şehrin sıkışık bölgelerinde yer alan veri merkezlerimizde fiziksel alanı genişletmeden büyük işlem kapasiteleri veren sanallaştırılmış platformları barındırmak mümkün hale geldi” dedi.
Veri merkezi donanımları ve yazılımlarının bulut teknoloji ile beraber değişim göstermeye başladığını anlatan Dora Telekom Genel Müdürü Timuçin Öğün şunları söyledi: “Veri merkezlerinde öne çıkan bulut teknoloji Hizmet Olarak Yazılım (SaaS) ve kaynak yönetimi birleşimi. Sadece bir organizasyona ait özel bulut teknolojisi bu birleşime dahil değil. Bu tarz değişmiş ve dönüşmüş veri merkezi yapılarında müşteriler SaaS veya Utility Computing’in kullanıcısı veya sağlayıcısı olabilir. Veri merkezine düşen görev altyapısını bu teknolojiye uygun hale getirmek ve donanım yapısını bu yönde planlamak ve değiştirmek. Bu dönüşüm ile birlikte, veri merkezi satış modelleri, politikaları ve pazarlama planları da bu gelişmeler doğrultusunda değişim süreci içerisinde.”
“Ülkemiz için daha yolun çok başında olduğumuzu söylememiz gerekiyor. Değişim geçmişte sadece web siteleri için barındırma hizmeti sağlayan veri merkezlerinin artık teknoloji ve iş dünyası standartlarına uyumlu hale gelmesini kapsıyor” diyen Sadece Hosting Genel Müdürü Selçuk Saraç, sözlerini şöyle sürdürdü: “İhtiyaçlar sadece jeneratör, KGK gibi fiziksel ekipmanlar değil. İş süreçlerine hakimiyet, iş süreçlerine uyumluluk gerektiriyor. Dünyada bu süreçler çoktan aşılmış, veri merkezi denildiğinde web ve e-posta barındırma hizmeti sunan şirketler yerine artık şirketlerin muhasebe sistemlerini barındıran dev şirketler akıllara geliyor. Ülkemizde veri merkezi sektörünün gelişmesi için ihtiyaçların en büyüğü gerçekten bağımsız altyapı ve internet erişim şirketleri. Aktif kullanıcıların yüzde 100 Türk Telekom’a olan mecburiyetleri veri merkezlerinin de yüzde 100 Türk Telekom’a bağlılığını gerektirmekte. Bu gereksinimler kaliteli, yedekli ve sorunsuz internet erişim hizmet fiyatlarının düşmemesine neden olmakla birlikte iletişim maliyetlerini sektörün gelişmesinin önünde ciddi engel teşvik etmekte. Ülkemizdeki veri merkezi sektörünün gelişimi için en büyük ihtiyaç iletişim maliyetlerinin düşmesi, servis kalitesi yüksek, sektörün gerçek ihtiyaçlarını takip edecek bir altyapı operatörlerinin sayısının artması.”