Verimin temelinde artık doğru ve bütünsel dijitalleşme var!
SAP Türkiye ve iş ortaklarından Detaysoft, “Tarladan Sofraya Dijitalleşme” ana temasıyla dijital bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte, teknolojinin tarladan sofraya değer zincirindeki rolü ve Kovid-19 sonrası yeni dönemde tarım sektörünün geleceği ele alındı. İki bölümden oluşan konferansın ilk bölümü uzman gazeteci İrfan Donat’ın moderatörlüğünde gerçekleşti. İlk bölümde SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, Detaysoft Genel Müdürü Alkin Aksoy, Anadolu Etap Genel Müdürü Bahadır Açık ve Tekfen Genel Müdürü Emrah İnce, tarım sektöründe yeni dönemin zorluklarını fırsata çevirecek stratejilerini ve planlarını, teknolojinin tarımı nasıl şekillendireceğini ve planlamadan üretime SAP teknolojilerinin yarattığı katma değeri paylaştılar. SAP Türkiye Genel Müdürü Uğur Candan, “Teknoloji her alanda olduğu gibi tarım sektöründe de önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Arjantin’de hayata geçirdiğimiz proje ile 50.000 çiftçinin işlediği 7 milyon hektarlık alanı uydu ve drone görüntülerinden faydalanarak, toprak sensörleri ile izleyerek çiftçi ve kooperatiflere, mahsülün ekimden hasata her aşamasını raporlayabiliyor ve öneriler sunabiliyoruz. Bu sayede, mahsul verimliliğini %20, zararlı ve hastalık gibi problemleri %15 azaltmayı başardık. Bu tarz projelerin Türkiye’de de uygulanması ve tarımsal planlamanın bu gibi uzaktan izleme ve Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojilerini kullanarak dijitalleştirilmesi oldukça önemli. SAP, Detaysoft işbirliği ile çalışanların sosyal mesafeye uygun hareket edip etmediğini takip eden akıllı çözümlerimizle, çiftçilerin sağlıklarını güvence altına alabiliriz. SAP olarak, gıda değer zincirinin her aşamasında müşterilerimize değer katıyor ve katılımcı inovasyonu hayata geçiriyoruz. Büyük veriyi işleyebilecek SAP’nin geliştirme merkezlerinde bir tanesi de Türkiye’de bulunuyor. Teknopark İstanbul’daki SAP Yazılım Geliştirme Merkezi’miz büyük veri çözümlerimizin geliştirildiği dünyadaki 5 merkezden biri. Burada Türk mühendisleri tarafından geliştirilen çözümler SAP’nin global ürün portföyüne ekleniyor ve tüm dünyaya Türkiye’den ihraç ediliyor. Amacımız kendi uzmanlığımızı kullanarak Türkiye’deki kurumların sadece verimliliğini artırıp gelir elde etmelerini değil, ülkemizin bayrağı altında geliştirilen ürünleri dünyada, farklı coğrafyalarda yeni pazarlara sunmak” dedi.
Detaysoft Genel Müdürü Alkin Aksoy ise “IoT tabanlı SaaS bulut teknolojileri geliştirip bunları SAP ile entegre ederek tek elden kapsamlı çözümler sunuyoruz. SAP iş ortaklarının oluşturduğu 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren United VARs topluluğunum yönetim kurulu üyesiyiz. Yine bu global vizyonumuzla Hollanda merkezli, SaaS IoT şirketi olan NetOP teknolojiye ortak olduk. Hedefimiz global olarak ürün ve çözümlerimizi tüm dünyaya satmak. Tarım tarafında ise tarladaki toprağın neminden otomatik sulamasına, ürünün soğuk hava zinciriyle takip edilip konteynırlarda hangi sıcaklıkta kalıp kalmadığına ve ilgili yere ulaştığında, saat kaçta ulaştığına kadar tedarik zincirini takip edebiliyoruz” şeklinde konuştu.
Anadolu Etap Genel Müdürü Bahadır Açık, “30 bin dekar arazi üzerine kurulu 8 çiftliğimiz, 3 meyve suyu fabrikamız ve 1 paketleme tesisimiz ile Türkiye’nin en büyük taze meyve ve meyve suyu üreticisiyiz. Kaliteli taze meyve ve meyve sularımızla hem ülkemizde hem de 60’a yakın ülkede sağlıklı gıda ihtiyacını karşılıyoruz. Altyapımız ve iş modelimiz uzaktan çalışma modeline çok elverişli. Pandemi sürecinde tüm bunların avantajını yaşadık. Ülke olarak ise tarımsal potansiyelimizi harekete geçirmek anlamında bir farkındalık oluştuğu aşikâr. Gıda ve tarım sektöründe sürdürülebilirliğe ek olarak, iki konu öne çıkıyor: İzlenebilirlik ve öngörülebilirlik. Operasyonların izlenebilir ve öngörülebilir olabilmesi için yeni teknolojiler kullanmanız gerekiyor. Şirket olarak yeni nesil ERP sistemi S/4HANA’yı 18 aydır kullanıyoruz” bilgisini verdi. Tekfen Genel Müdürü Emrah İnce ise “Konvansiyonel olarak ürettiğimiz ve kendi formunda arz etmek istediğimiz ürünlerin sürdürülebilir tarım ilkelerine uygun üretimini ve izlenebilirliğini sağlamak gerekiyor. Böylelikle bu ürünler katma değerli ürün oluyor. Tarım; sosyal boyutu olan, etrafında bir ekosistem yaratan, ailelerin geçimini sağlayan ve yaşam döngüsünde yer alan bir süreç. Bizden beklenen de bu teknolojileri hızlı bir şekilde tarım süreçlerine entegre edip iş modellerimizin izlenebilirliğini ve sürdürülebilirliğini sağlayabilmek. Bundan sonraki süreçlerde de sensor teknolojilerinin sahaya konulabilmesinin, uydulardan alınacak verilerin anlamlandırılarak basit bir şekilde 2,2 milyon kayıtlı çiftçimize ulaştırılmasının dönüşüme aracılık edeceğini düşünüyorum” dedi.