Veriye dayalı bir ekosistemde dijital teknolojilerdeki mahremiyet öne çıkıyor
‘28 Ocak Veri Koruma Günü’ etkinliği, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) Konferans Salonunda düzenlendi.
Programa; Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Zerrin Güngör, Bakan Yardımcıları Uğurhan Kuş, Zekeriya Birkan, Hasan Yılmaz, Yakup Moğul, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Muharrem Kılıç, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu Başkanı Hasan Tahsin Fendoğlu, Kamu Denetçisi Sadettin Kalkan ile alanlarında uzman akademisyenler ve davetliler katıldı. Programın açılış konuşmalarını; Bakan Gül ile Kurum Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir gerçekleştirdi.
Kişisel verileri teminat altına almak en temel görevlerimizden
Bakan Gül, yaptığı konuşmada, yargı reformlarıyla birçok düzenlemenin hayata geçtiğini ifade ederek “İnsanımızın onurunu, mahrem alanını ve kişisel verilerini teminat altına almak en temel görevlerden biridir” ifadesini kullandı. Kişisel verilerin korunmasının insan hakları açısından büyük önem taşıdığını söyleyen Gül, bu alanda yapılan çalışmalara destek vermeye devam edeceklerinin altını çizdi ve “Çalışmalarımızda yol haritamız insanı merkeze alan, insanı önceleyen yaklaşımlardır” dedi. Gül, KVKK’nın kurulmasının önemli bir adım olduğunu vurgulayarak bütün kurumların verilerin korunması konusundaki hassasiyeti sürdürmesi gerektiğine dikkat çekti.
Bireyin mahremiyetinin korunması; değişen dünyanın değişmeyeni
Prof. Dr. Faruk Bilir konuşmasında; 108 Sayılı Sözleşme’nin bireyin mahremiyetinin korunmasına yönelik önemli bir araç olduğunu, günümüzde de bireyin mahremiyetinin korunmasının, değişen dünyanın değişmeyen bir gerçeği olarak karşımıza çıktığını dile getirerek, “Veriye dayalı bir ekosistemde insanın varoluş serüvenini devam ettirmek, dijital teknolojilerde mahremiyeti düşünmekten geçmekte. Mahremiyet, kişinin özgürlüğünün bir parçasıdır. Dolayısıyla mahremiyet hakkı, kişiye sunulan bir seçenek veya bir lütuf olarak görülemez” değerlendirmesini yaptı. Bilir, kişisel veri işlemede insanı merkeze alan yaklaşımların önemini vurgulayarak şunları kaydetti: “Veri odaklı süreçlerin hızla hayata geçirildiği bir ortamda, ülkemizin teknolojik gelişmelerin dışında kalması beklenemez. Gelinen noktada, veriden değer üretebilen teknolojilerden yararlanılması günümüzde bir tercih değil, gerekliliktir. Ancak burada önemli olan insanı merkeze alan bir yaklaşımla hareket etmektir.”
Kişisel verilerin korunmasında yapay zekâ ve blokzinciri dönemi
Açılış konuşmaların ardından, programın ‘Türk Hukukunda Kişisel Verilerin Korunması’ başlıklı ilk oturumunun başkanlığını Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu gerçekleştirdi. Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Devrim Güngör ‘Kişisel Verilerin Ceza Hukukunda Korunması’, Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Süleyman Yılmaz ‘Özel Nitelikli Kişisel Veriler’, Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Arzu Oğuz ‘Fikri Mülkiyet Alanında Kişisel Verilerin İşlenmesi’ konularında bilgi paylaşımında bulundular. KVKK Başkanlık Müşavirlerinden Tuğba Yiğit ise ‘Çalışma Hayatında Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Genel İlkeler’ konusunda sunum yaptı. Programın ‘’Yapay Zekâ Alanında Kişisel Verilerin Korunması’ başlıklı ikinci ve son oturumunu ise Kişisel Verileri Koruma Kurulu Üyesi Tamer Aksoy yönetti. Bilkent Üniversitesi’nden Doç. Dr. Hüseyin Can Aksoy ‘Yapay Zekâ ve Algoritmik Karar Verme’, TOBB ETÜ Üniversitesi’nden Doç. Dr. P. Elif Ekmekci ‘Yapay Zekâ ve Biyoetik’, Bilkent Üniversitesi’nden Doç. Dr. Pınar Çağlayan Aksoy, ‘Kişisel Verilerin Korunmasında Yapay Zekâ ve Blokzinciri Dönemi’ konularında bilgi verdiler. KVKK Veri Yönetimi Dairesi Başkan Yardımcısı Cennet Alas Şekerbay ise ‘Yapay Zekâ Teknolojilerinde Mahremiyetin Korunması’ konusunu gündeme taşıdı.