Y kuşağının şifreleri zirvede çözüldü
İlk defa Türkiye’ye gelen sosyal araştırmacı McQueen, satış, pazarlama ve insan kaynağı stratejilerini Y kuşağını hedefleyerek oluşturan iş dünyasına ipuçları verdi.Sosyal araştırmacı Michael McQueen, özellikle milenyum kuşağı olarak da adlandırılan ve bugünün iş dünyası yöneticilerinin, profesyonel çalışan profili olarak anlamak ve çözümlemek konusunda ciddi zorluk yaşadığı Y Kuşağı’na yönelik strateji ve eğilimleri, farklı bakış açısıyla anlattığı sunumlarıyla ilgi toplayan bir isim. İlk defa Türkiye’ye gelen McQueen, satış, pazarlama ve insan kaynağı stratejilerini Y kuşağını hedefleyerek oluşturan iş dünyasına önemli ipuçları verdi
McQueen’e göre, Y Kuşağı, her ne kadar karakteristik özellikleri coğrafi ve kültürel olarak değişim gösterse de, birçok ortak özelliğe sahip. Bugünün iş dünyası ise, gerek tüketici gerekse profesyonel çalışan profili olarak Y kuşağını anlamak ve çözümlemek konusunda zorluklar yaşayabiliyor. Diğer yandan yeni dönem satış, pazarlama ve insan kaynağı stratejileri hep Y kuşağı hedeflenerek oluşturuluyor.
Y kuşağına dair önyargılar var.
Konuşmasında Y Kuşağı’nın yanlış tanındığına da değinen McQueen, “Bu kuşak genellikle teknoloji bağımlısı, kendine aşırı güvenen, sabırsız, haddini bilmez, kendinden çok emin ve saygısız olarak tanımlanıyor. Bu tür eleştiriler bu grubun bir bölümü için geçerli olabilir ama hepsi için değil. Y kuşağı çok olumlu özellikler de taşımakta. Onlar, esnek, uyum yeteneği yüksek, iyi eğitimli, sosyal farkındalık sahibi ve pek çok yönden oldukça korkusuzlar. Haklarını biliyorlar, otoriteyi sorguluyorlar ve ilgisiz veya adaletsiz olan ile mücadele ediyorlar. Tüketiciler olarak ise, Y Kuşağı deneyim odaklı, seçici, marka bilinçli, birazcık vefasız ve fiyat duyarlı” dedi.
Şirketlerin bu kuşağı anlaması için nasıl bir bakış açısına sahip olması gerektiğine dair görüşlerini açıklayan McQueen, bu noktada şunları söyledi: “İlk anahtar, farklı dünya görüşleri ve algılarının daha iyi ya da kötü olmadığını kabul edip sadece farklı olduğunu bilmektir. Bunun Y kuşağı dediğimiz gençlerin birkaç yıl sonra şirketler bünyesinde de önemli yerlere gelebileceğini göz ardı etmeyelim” dedi.