Yakın geleceğin en önemli belirleyicisi IoT
Nesnelerin interneti (IoT) konsepti yıllardır konuşuluyor. En büyük gelişmeler ana sistemlerden kişisel bilgisayarlara, kişisel bilgisayarlardan dizüstü bilgisayarlara ve son olarak da tablet, akıllı telefon ve giyilebilir gibi mobil cihazlara geçti. IoT konseptinin içi günümüzde bu cihazlarla dolduruldu.
İnternetin yaygınlaşması ve 3G ile 4G (LTE) gibi mobil iletişim standartlarının ortaya çıkması da son kullanıcıların hızla daha fazla veri üretmesi ve akıllı bağlantıların kurulmasına zemin hazırladı. Cihazlar, bileşenler ve bağlantı konularındaki hızlı gelişim Nesnelerin interneti endüstrisinin yakın geleceğin en önemli belirleyicilerinden biri olacağına işaret ediyor.
Bu konuda pek çok araştırma yayınlanmış durumda. Gartner’a göre 2015 yılının sonunda 4.9 milyar “nesne” bağlantılı hale gelirken, 2020 yılında bu sayının 25 milyar nesneye ulaşması bekleniyor. Yani veriler yakın gelecekte dünya üzerindeki herkesin ortalama IoT dahilinde en az 3 cihazının olacağını gösteriyor.
IDC’nin tahminlerine göre ise 2020 yılında internete bağlı cihaz sayısı 200 milyara ulaşacak. Avrupa Komisyonu, IoT pazarının değerini 2020 yılında 1 trilyon Avro olarak tahmin ederken, yine 2020 yılında Gartner Avrupa’da 50 milyon akıllı ev olacağını öngörüyor. Tüm bu öngörülerün, IoT konusunda çok hızlı bir tüketici adaptasyonu olacağını gözler önüne serdiğini kaydeden Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcısı Tansu Yeğen, şu bilgileri verdi:
“Samsung olarak öncelikle açık platformlara destek vererek birlikte çalışma (interoperability) olanağını artırarak sektördeki bariyerleri ortadan kaldırmak istiyoruz. Bu sebeple nesnelerin interneti kavramını sahiplenen birçok açık platform inisiyatifine öncülük ediyoruz. Örneğin; SmartThings Samsung’un kurucu üyesi olduğu OIC ve Thread Group içerisinde aktif olarak faaliyet gösteriyoruz.
Cihazlar, bileşenler, yazılım ve ağ alanındaki liderliğimize paralel olarak IoT için geliştirilmesi gereken teknolojilere odaklanıyoruz. Tüm ürün kategorilerinde yeni nesil cihazların tamamı IoT’ye optimize edilmiş şekilde üretiliyor.
Üçüncü olarak ise bileşen, yarı iletken ve sensör alanında lider olan Samsung, ePoP hafıza, biyo işlemci ve SimBand gibi IoT optimize bileşenleri de piyasaya tanıttı. Tüm bu tanıtılan yenilikler, diğer üreticilerin de ürünleri içerisinde bu teknolojileri kullanabilmesine uygun olarak tasarlandı.
Önem verdiğimiz konulardan bir diğeri ise yazılım alanındaki gelişmeler. IoT için gerekli değer ve faydayı yaratabilmek için veri işlemenin önemini bilerek hareket ediyor ve Samsung’un endüstri lideri veri platformu SAMIIO ile en anlamlı ve uygun IoT deneyimini sunuyoruz.
Samsung, kullanıcıların ve iş ortaklarının kendi akıllı ev ürünlerini kendileri geliştirebilmesi için 2015 yılında ARTIK platformunu duyurdu. ‘Kendi akıllı evinizi kendiniz yapın’ konseptinde bir proje başlatan Samsung, akıllı telefonlar, phablet ve tablet modeller ile nesnelerin de kontrol edilebilmesini sağlıyor. Kullanıcılar için 3 farklı devre kartı, geliştirici araçları, yazılım desteği ve yüksek güvenlikli olarak geliştirdiği şifreleme modülü ile artık herkes kendi akıllı evini kendisi yapabilecek. Özetle, innovatif teknolojiler geliştirme konusundaki güçlü yönümüz ve insan odaklı fikirlerin geliştirilmesiyle birlikte IoT alnında Ar-Ge çalışmalarına devam ederek, yeni nesle geleceği şekillendirmek için destek olacağız.”