YATIRIMDA ÖNCELİK ‘İNSAN’ OLMALI
Dünyadaki sanayi devrimi sonrası yüksek hızla artan nüfus ve bu nüfusu besleme kaygılarıyla yaratılan birçok şeyin ortaya çıkartığı zararlar gibi dijitalleşme de birçok zararı beraberinde getirmekte. Bu yorumunu “2008’de dünyadaki birey başına düşen IoT cihazı sayısı 0.08’den 6’ya çıktı. Yani 12 kat artarak 50 milyar adede ulaştı” örneği ile destekleyen Minerva Yazılım Genel Müdür Yardımcısı Alper Tandoğan, çarpıcı örneğini şu sözlerle detaylandırdı:
“Bireysel olarak her an online olmak, sürekli kalbimizi takip etmek, haritadaki konumumuzu anında tüm dünyaya duyurmak… Peki bundan 50 yıl önce, bunlarsız yaşayamıyor muyduk? Hayır, ama su, hava ve besinsiz bin yıllardır ‘yaşayamıyoruz’ ve ‘yaşayamamaya’ da devam edeceğiz. Dünyadaki kaynakları gereği kadar kullanmayı ön planda tutmalıyız. Bu sebeple, yapılan çalışmaların ekonomiye katkısının neye mal olacağını da sürekli düşünmemiz gerek.”
Dijital dönüşümün öncelikle bireysel düşünce tarzının değişimiyle başlaması gerektiğini vurgulayan Alper Tandoğan’a göre, bu dönüşümün kurumsal ortama yansıması kendiliğinden gerçekleşecek. Ama, önceliğin bireyde olduğunu unutmamak gerek. “Yani yapılan yatırımın önce insana yapılması şart” vurgusunu yapan Alper Tandoğan, şöyle devam etti: “Dijitalleşmedeki önceliğin bilinçsel değişimle olacağını düşünmeliyiz. Her bireyin evinin ekonomisini takip ettiği, zaman planını takip ettiği, dijital arşivini takip ettiği, bireysel gelişimin daha olmadığı toplumlarda kurumsal gelişimi yatırımlarla sağlamak da mümkün olamaz.
Robotlaşan işleri makinalara yaptırmak, istihdamı azaltacağı gibi, zaten düşünmeyen bireylerin daha da ‘düşünmeksizin’ yaşamasını ortaya çıkartacak. Türkiye, ekonomik açıdan israfı kaldıracak durumda değil. Bu sebeple yapılan çalışmaların yere basan hedefleri olmalı. Hedeflerin ölçülebilir olması ve kısa dönemli ölçümlerle günümüz dinamizmine ayak uydurabilecek değişiklikleri sağlayabilmesi gerek.”