Yenilik kültürü rekabetçiliği getirir
Yüksek teknloji hedeflenmeli
Türkiye’nin önümüzdeki süreçte yüksek teknolojiyi hedeflemek zorunda olan bir ülke olduğuna işaret eden Yılmaz, “Üretimin içinde ve ihracatın içinde yüksek teknolojinin payını artırmak zorunda olan, burada sıçrama yapmak durumunda olan bir ülkeyiz. Türkiye’de önemli bir KOBİ varlığı olduğunu görüyoruz. OSTİM tecrübesini de ben biraz şöyle anlıyorum: KOBİ’lerin esnekliğiyle büyük şirketlerin ölçek ekonomisini birleştirmiş bir model. Her ikisinin avantajlarını bir araya getirebiliyor. Küçüğün dinamizmi, hareketliliği, uyum sağlama yeteneği. Diğer taraftan daha büyük bir ortamda, ölçek ekonomisiyle, işbirliğiyle birçok şeyin altından kalkma gücü. KOBİ’ler bugün toplam istihdamımızın yüzde 78’ini oluşturuyor, toplam katma değerimizin yüzde 55’ini üretiyor” dedi. Kamu ihalelerindeki yerli alım uygulamalarından da söz eden Cevdet Yılmaz, ulaştırma ve savunma sanayisinde başlayan alımların sağlık alanı için de devam ettiğini vurguladı. Kamu alımlarında Ar-Ge olgusunun da düşünülmesi gerektiğini anlatan Yılmaz, “Yerli şirketten ziyade yerli üretim” hatırlatması yaptı.
Ankara ekosistemi katma değeri yüksek üretime geçiyor
OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da; yerli üretim ve milli marka gelişimi için kamu alımlarında yerli şartının olması gerektiğini vurguladı. Amerikan Satın Alma Kanunu’nun (Buy American act.) bazı sektörlerde yüzde 100 yerli şartı getirdiğini belirten Aydın, ilgili yasanın kongre metnini Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’a verdi. Aydın’a göre ‘Offset’ kanunu çıkarmanın önünde hiçbir engel yok ve ileri teknoloji ve yerli markaların gelişmesi de bu yasaya bağlı bulunuyor. Sıranın katma değerli ileri teknoloji içeren ürünlerin üretilmesine geldiğini; Ankara sanayisinin bu vizyona kilitlendiğinin altını çizen Aydın, “Ankara ekosistemi değişerek, dönüşerek ve gelişerek katma değeri yüksek üretime geçmektedir” dedi.